1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’da nükleer atık tehdidi

Derleyen: Başak Özay / Deutsche Welle5 Eylül 2008

Artan ihtiyaç, nükleer enerjiyi tekrar gündeme getirdi. Ancak Almanya’da varillere depolanan radyoaktif atıkların yer altı suyuna sızması ihtimali, nükleer enerjinin riskli yanlarını da hatırlatıyor.

https://p.dw.com/p/FBzz
Almanya'nın Asse bölgsinde boşalan tuz madenine depolanan radyoaktif atıklar sorun yarattı
Almanya'nın Asse bölgsinde boşalan tuz madenine depolanan radyoaktif atıklar sorun yarattıFotoğraf: AP

Almanya’da radyoaktif atıklar 1965 yılından 1979 yılına kadar Aşağı Saksonya eyaletindeki Asse bölgesinde bulunan eski bir tuz madeninin boşalan galerisine yığıldı. Alan, 1995 yılına kadar eski bir tuz madenine radyoaktif atık depolama araştırmalarında kullanıldı. Almanya Çevre Bakanlığı tarafından görevlendirilen Almanya Teknik Denetim Kurumu, radyoaktif atıkların depolandığı alanın son durumuna ilişkin bir rapor yayımladı. Raporda, yalnızca yazılı dökümanların incelendiği, atıkların depolandığı varillerde araştırma yapılmadığı belirtildi. Raporda ayrıca, nükleer çöplükte yüksek aktiviteli radyoaktif maddelerin bulunmadığı ve sınırların aşıldığı kimi durumların bakanlığa bildirilmediği bilgileri yer aldı. Bölgede radyoaktif atıklardan yayılan radyasyonun suya karışarak halkı zehirlemesinden endişe ediliyor.

Avrupa’daki en sorunlu nükleer alan

Almanya Çevre Bakanı Sigmar Gabriel, Aşağı Saksonya eyaletinde bulunan Asse nihai radyoaktif atık depolama tesisinin “Avrupa’nın en sorunlu nükleer alanlarından” biri olduğunu açıkladı: “İlk olarak alanın işletmecisi uzun zamandır radyoaktif maddelerle iç içeydi. İkincisi radyasyondan korunma direktiflerindeki standartlara hiçbir şekilde uyulmadı. Üçüncü olaraksa işletmeci atom ve radyasyondan korunma hukuku alanında yeterli bilgiye sahip değil. Ayrıca işletmeci, alanda yeni inşaatlar yaparak yeni riskler yaratıyor. Radyasyondan korunma direktifleri uyarınca, Asse bence Avrupa’daki en sorunlu nükleer alandır."

Schließung des Atommüll-Endlagers Asse rückt näher
Asse'deki eski tuz madenine 1965-1979 yılları arasında radyoaktif atık yığıldı.Fotoğraf: picture-alliance/ dpa




Almanya’da Asse ile birlikte gündeme gelen bu sorun aslında nükleer enerji tartışmalarının odağında yer alıyor. Nükleer santrallere karşı çıkanların en önemli gerekçelerinden biri, toprağın derinliklerine ya da denizlerin dibine gömülse bile, radyoaktif atıkların doğada kaybolmaması ve yıllar sonra da zararlı etki gösterme riskini taşıması. Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu’ndan Alman parlamenterler Rebecca Harms da radyoaktif atık sorunu nedeniyle nükleer santrallere karşı çıkıyor. Harms, Avrupa’da radyoaktif atık sorununun henüz çözüme kavuşturulamadığı kanısında: “Avrupa’da radyoaktif atıkların depolanabileceği, kriterlere uygun bir alan yok. Yani örneğin eğer Almanya Hükümeti’nin üç yıl önce Almanya’da radyoaktif atıkların depolanabileceği bri yer bulunması için görevlendirdiği çalışma grubunun kriterlerini esas alırsak, Avrupa’da bu derece güvenli bir alan yok.”


“Nihai depolama tesisi ihtiyacı”

Almanya Federal Radyasyondan Korunma Dairesi Başkanı Wolfram König ise Almanya’da yüksek derecede radyoaktif özelliği bulunan radyoaktif atıklar için bir an önce nihai depolama tesisinin kurulacağı bir yer belirlenmesi gerektiğini belirtiyor. Zira yaklaşık 30 yıldır Almanya’da böyle bir yer aranıyor. König, bu yer seçilirken bilimsel ve teknik uygunluğun ön plana çıkması gerektiğini söylüyor: “Radyoaktif atıkların boşaltılacağı yer sorununun çözümü, büyük oranda atık miktarının sınırlı olmasına ve sınırlı kalacak olmasına bağlı. Hiç kimse 'burası radyoaktif atık dökmeye uygun bir yer' demeyecektir, hele ki kendi yaşadığı bölgede böyle bir yerin oluşturulması söz konusuysa…”


Mayak vakası unutulmadı

Radyoaktif atık sorunu aslında dünyaya çok da yabancı değil. Bundan 50 yıl önce Sovyetler Birliği'nde Urallar'ın güneydoğusunda nükleer silah üretmek için kurulan Mayak Nükleer Santrali’nin radyoaktif atıkları 1949-1956 yılları arasında bölgedeki nehre döküldü. Bölge halkından pek çok insan bu nedenle radyasyona bağlı hastalıklara yakalandı. 1957 yılında radyoaktif atıklar nedeniyle yaşanan patlamadan sonra ise bölge tamamen boşaltıldı. Avrupa Birliği Nükleer Güvenlik uzmanı Derek Tailor’un 2000 yılındaki açıklamasına göre, nehir hala radyasyonlu ve Çernobil’e göre 100 kat daha zararlı. Uzmanlar yüz binlerce insanın bundan zarar gördüğünü belirtiyor.