1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’da en az 4 bin araç çağırılacak

9 Şubat 2010

Toyota’nın fren sorunu bulunan otomobillerinden en az 4 bini Almanya’da satılmıştı. Müşterilerinden özür dileyen şirket, otomobillerin bakıma getirilmesini istedi.

https://p.dw.com/p/LxAx
Fotoğraf: picture-alliance / dpa / Themendienst
Toyota Prius
Toyota Yönetim Kurulu Başkanı Akio ToyodaFotoğraf: picture alliance/dpa

Toyota Yönetim Kurulu Başkanı Akio Toyoda, ürünlerinin kalite ve güvenliği yüzünden sebebiyet verdikleri sıkıntıdan dolayı müşterilerinden özür diledi. Tamirhaneye çağrılan 437 bin hibrid otomobilin 4 bini Almanya’da satılmıştı.

2009 ve 2010 yıllarında imal edilen ve 32 ülkede satılan 53 bin hibrid Toyota’nın fren aksamı gözden geçirilecek. Üçüncü nesil Prius modelini kullanan 200 Amerikalı, frenin, bastıktan hemen sonra kavramaması yüzünden Toyota acentesine başvurmuştu.

Dünyanın en çok satılan hibrid otomobili olan Prius’tan 1997 yılından bu yana 1,6 milyon adet imal edilmişti. Benzin ve elektrikle çalışan ikiz motorlu Prius çevre dostu olduğu için ünlü Amerikalılar arasında da sükse yapmaktaydı. Bu modelin özelliği, fren yapıldığında, fren disklerinde oluşan enerjinin kısmen bir jeneratör aracılığıyla aküyü doldurması ve otomobilin ilk hareketi benzin sarf etmeden elektrik motorundan alması.

Toyota’nın Lexus markasıyla sattığı lüks sınıf hibrid modellerinde de aynı arızanın çıkması, bu markanın satışını da önemli ölçüde etkileyeceğe benziyor. Sadece Almanya’da, Lexus satışlarının yüzde yirmi oranında düşeceği tahmin ediliyor. Fren gecikmesi ve gaz pedalının takılması gibi teknik problemler yüzünden şirket yönetimi ağır eleştirilere hedef oluyor.

Toyota'nın imajına ağır darbe

Yönetim kurulu başkanı Akio Toyoda, müşterilerinin güvenlik endişelerini son derece ciddiye aldıklarını ve müşteri güvenliği mutlak öncelik taşıdığı için, daha fazla otomobili tamirhaneye çağıracaklarını açıkladı.

Teknik arızalar, müşteri memnuniyetinde dünya lideri olan Toyota’nın imajına ağır darbe indirdi. Kamuoyunu bilgilendirmede büyük hatalar yapan ve kriz yönetiminin de üstesinden gelemeyen Toyota 2009 sonbaharından ortaya çıkan arızaları kamuoyundan gizlemeye çalışmakla suçlanıyor. Gaz pedalının basılı vaziyetteyken takıldığı 2007 yılında ortaya çıkmış ama Toyota, ‘dünyanın en kaliteli imalatçısı’ sıfatını kaybedebileceği endişesiyle susmayı tercih etmişti. Alman otomotivcilik uzmanı Götz Klink, üretim hassasiyetinde ve kalite kontrolünde rakip tanımayan Toyota’nın böyle bir duruma düşmesinin herkesi şaşırttığını ve, üretim kapasitesinin büyüklüğü başlı başına sorun oluşturmasa da, tam olarak kontrol edilmesinin de zor olduğunu belirtiyor.

Opel'in yaşam savaşı

Warnstreik bei Opel in Rüsselsheim
GM'e tepki gösteren Opel işçilerinin protestolarından bir görüntüFotoğraf: DPA

Japon otomotivcilik devi Toyota prestij krizi geçirirken, Amerikalı sahibi General Motors’un satmaktan vazgeçtiği Alman otomobil imalatçısı Opel ise hayatta kalma mücadelesi veriyor.

General Motors, Opel’i krizden kurtarmak için personel sayısında binlerce kişilik indirim yapmaya, Alman devletinden mali yardım istemeye ve Avrupa’daki Opel tesislerine milyarlarca Euro’luk yatırım yapmaya karar verdi. Opel yönetim kurulu başkanı Nick Reilly, Anvers’teki Opel fabrikasının kapanacağını ve Avrupa’nın bütün Opel tesislerindeki personel sayısının 8 bin 300 azaltılacağını açıkladı. Almanya’nın Bochum şehrindeki Opel fabrikasından 1799, şirket merkezinin bulunduğu Rüsselsheim tesislerinden 862, Kaiserslautern ve Eisenach Opel fabrikalarından ise 300’er işçi çıkarılacak.

Opel yönetimi aynı zamanda tesislerin bulunduğu ülke ve eyaletlerden toplam 2,7 milyar euroluk mali yardım da talep ediyor. General Motors bunun karşılığında 2014 yılına kadar 11 milyar euroluk yatırım yapacak. Modernleşme ve yenilenme programı çerçevesinde Opel modellerinin %80’i yenilenecek. Nick Reilly'nin ifadesine göre, şirket 2011 yılına kadar zararını sıfırlayacak ve 2012 yılında da kâra geçecek.

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay (DW/rtr/afp)

Editör: Murat Çelikkafa