1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da basın ne kadar özgür?

Sandra Petersmann4 Haziran 2008

Deutsche Telekom'dan sonra Alman demir yolu kuruluşu Deutsche Bahn'ın da adı tele-kulak skandalına karıştı. Deutsche Bahn iddiaları yalanlarken, Almanya'da basın özgürlüğü tartışılıyor.

https://p.dw.com/p/EDRQ
Alman iletişim devi Deutsche Telekom'dan sonra Detsche Bahn'ın da üst düzey yöneticeler ve gazetecileri gizlice dinlediği iddia edilidi.
Alman iletişim devi Deutsche Telekom'dan sonra Detsche Bahn'ın da üst düzey yöneticeler ve gazetecileri gizlice dinlediği iddia edilidi.Fotoğraf: dpa - Bildfunk

Birbiri ardına patlak veren tele-kulak skandallarında özellikle gazetecilerin de dinlendiğine ilişkin iddialar, Almanya'da basın özgürlüğü konusunda eleştirel seslerin yükselmesine neden oldu.

Kim kime ne zaman ne söyledi? Son günlerde ortaya atılan telekulak iddialarına bakılacak olursa, gerek telekomünikasyon devi Deutsche Telekom gerekse Alman demiryolları işletmesi Deutsche Bahn'ın en tepedeki isimleri, bu sorulara cevap bulmak için her yolu mübah sayıyor. Haberleşmenin gizliliği konusundaki tartışmalar biryana, her iki iddiada gazetecilerin de başrolde olması, "Almanya'da basın ne kadar özgür?" tartışmalarını da beraberinden getirdi. Alman Basın Konseyi'nden Lutz Tillmanns'a göre bu sorunun cevabı gayet basit. Tillmanns, "Böylece gerek ekonomi gerekse politika alanında eleştirel yaklaşım sergileyen özgür bir basının varolması artık imkansız hale geliyor." diyor.

Federal Alman hükümeti adına, potansiyel teröristlerin iletişim verilerini de toplayıp saklayan Telekom'un sergilediği tutum, Lutz Tillmanns'ı endişelendiriyor. "Özellikle kişisel iletişim verilerinin kaydedilip arşivlenmesinden ve gerektiğinde bu bilgilerin devlete sunulmasından Telekom'un sorumlu olduğunu düşündüğümüzde, konu ayrı bir hassasiyet kazanıyor." diyen Tillmans, "Eğer bu kapsamda özellikle gazetecilerin telefonlarının dinlenilmesine başlandıysa, bu gerçekten de çok düşündürücü." ifadesini kullanıyor.


Almanya'da basın özgürlüğüne kırık not

Basın ve ifade özgürlüğü, her ne kadar Federal Alman Anayasası ile güvence altına alınmış olsa da, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün son yayınladığı raporda, 20'inci sırada yeralan Almanya'ya bu alanda pek de parlak bir not verilmiyor. Özellilke 11 Eylül sonrası alınan terörle mücadele önlemleri kapsamında tüm dünyada temel özgürlüklerin ihlal edildiğini, bundan basın ve ifade özgürülüğünün de nasibini aladığını anlatan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nden Katrin Evers, Almanya'ya kırık not vermelerinin en önemli nedenlerinden birini şöyle açıklıyor: "Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü açısından baktığımızda, en büyük sorun, Almanya'da gazetecilerin kaynaklarının gizli kalmasına dair bir güvencenin olmamasıdır. Yani, gazeteciler ve bilgi kaynakları arasında cereyan eden iletişimin içeriği hakkında üçüncü şahısların da bilgi sahibi olup olmayacaklarını kimse garanti edemez."


Bir yılda 17 gazeteciye dava


Sadece geçen yıl Almanya'da 17 gazeteci hakkında "Devlet sırlarının ifşa edilmesi" iddiasıyla soruşturma açıldı. Sözkonusu gazetecilerin tümü, Alman Dış İstihbarat Teşkilatı BND'nin faaliyetleri hakkında yaptıkları haberler nedeniyle soruşturmaya tabi tutuldu. Ancak sözkonsu iddiaların hiçbiri kanıtlanamadı ve soruşturmalara son verildi.