1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da Büyük Koalisyon için uzlaşıldı

Ajanslar12 Kasım 2005

Almanya'da Büyük Koalisyon’un kurulması için müzakereler sürdüren Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Hristiyan Birlik Partileri CDU/CSU), koalisyon sözleşmesi üzerinde anlaşmaya vardı. Hristiyan Demokratlar’ın lideri Angela Merkel’ın 22 Kasım’da Almanya’nın yeni başbakanlığına seçilmesi öngörülüyor.

https://p.dw.com/p/AaP3
Bugün düzenlenen basın toplantısıyla koalisyon sözleşmesi hakkında bilgi verildi
Bugün düzenlenen basın toplantısıyla koalisyon sözleşmesi hakkında bilgi verildiFotoğraf: dpa

Almanya’da Büyük Koalisyon’un kurulmasının önünde engel kalmadı. Sosyal Demokrat Parti ile Hristiyan Birlik Partileri’nin haftalar süren koalisyon müzakerelerinin ardından, taraflar arasındaki görüş ayrılıkları giderildi. Anlaşma, Hristiyan Demokrat Birlik, Hristiyan Sosyal Birlik ve Sosyal Demokrat Parti’nin Pazartesi günü yapılacak kongrelerinde onaylandığı takdirde, Almanya tarihinin ikinci büyük koalisyonu önündeki son engel de kalkmış olacak.

Ortak basın toplantısı

Toplam 190 sayfalık sözleşmenin ayrıntıları hakkında bilgi vermek için bugün SPD Genel Başkanı Franz Müntefering, SPD Genel Başkanı olması beklenen Brandenburg Eyaleti Başbakanı Matthias Platzeck, Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Genel Başkanı Angela Merkel ve Hristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı Edmund Stoiber basın toplantısı düzenledi. Merkel, koalisyon sözleşmesi üzerinde anlaşma sağladıklarını belirterek, ''Koalisyon sözleşmesi Almanya için gerçek bir şans'' dedi. 2006 yılında istedikleri gibi bir bütçe hazırlayamayacaklarını söyleyen Merkel buna karşın 2007 yılında daha iyi bir bütçe hazırlamayı planladıklarını söyledi. Ülkedeki kötü ekonomik gidişata son vermek ve istihdam imkanları yaratmak için yoğun şekilde çaba harcayacaklarını vurguladı.

Türkiye’nin AB üyeliği

Merkel, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin bir soru üzerine, ''Türkiye'nin AB üyeliği konusunda koalisyon sözleşmesinde ayrıntılı bir şekilde görüşlerimize yer verdik. Bu sonucu açık bir süreç. Dikkat edilmesi gereken 2 husus var. Bunlardan biri AB'nin genişleme yeteneği, diğer de Türkiye'nin yerine getirmesi gereken Kopenhag kriterleri'' dedi. Türkiye ile müzakerelere başlanacağını ve bu konuda bu yasama döneminde karar verilmeyeceğini anımsatan Merkel, bunun uzun bir süreç olacağını belirtti.

Almanya'da yeni kurulacak federal hükümette Başbakan Yardımcısı ve Çalışma Bakanı olarak görev yapması beklenen Müntefering de koalisyon hükümetinin başarılı olabileceğini, ekonomik büyüme ve istihdam yaratılmasına ağırlık vereceklerini belirtti. Müntefering, işsizlik yardımını suiistimal eden kişilerin bulunduğuna yönelik haberlerin doğru olduğunu, ancak bunun abartıldığı kadar fazla olmadığını ifade ederek, bu suiistimalin azaltılması için de çaba harcayacaklarını kaydetti.

Yeni hükümette yer almaktan vazgeçen Stoiber ise Almanya'nın bütçe durumunun tahmin ettiklerinden daha kötü olduğunu, bu nedenle ekonomiye ve istihdama ivme kazandırılması gerektiğini belirtti.

Hedef işsizliği azaltmak

Partiler, icraatlarının en önemli hedefinin işsiz sayısının azaltılması olacağını belirtiyor. Ekonomik büyüme ve istihdam alanlarında gelişme sağlanması için, gelecek 4 yıl zarfında 25 milyar euro tutarında bir yatırım programının uygulanması öngörülüyor. Ayrıca 2007 yılından itiberen katma değer vergisi 3 puan artırılarak yüzde 19’a çıkarılacak. Varlık vergisi adı altında yüksek gelir diliminden kesilecek ek vergi konusunda anlaşan taraflar, iş güvencesi alanında da reform yapacak. Nükleer santrallerin kapatılması ile ilgili takvimde değişiklik yapılmazken, sağlık reformu konusu şimdilik, müzakere dışı tutuluyor.

Koalisyon sözleşmesine eleştiriler

Birlik 90/Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth, sözleşmeyi eleştirerek, „vatandaşların vergi artışlarıyla soyulacaklarını“ savundu. Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Guido Westerwelle de sözleşmeyle SPD ve Birlik partilerinin seçmenleri aldattıklarını ileri sürerek, ''SPD seçim mücadelesi sırasında katma değer vergisini artırmayacağını açıklamıştı. Birlik partileri de ücretlerdeki ek masrafların azaltılması sözü vermişti. Bugünden itibaren sözlerinden dönmüşlerdir. Büyük koalisyon sadece vergi artışlarında büyük'' diye konuştu. Sol Parti Genel Başkanı Lothar Bisky ise koalisyon sözleşmesini Alman ekonomisi ve dar gelirliler için bir facia olarak nitelendirdi.

Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Kenan Kolat da koalisyon sözleşmesini yenilik içermediği gerekçesiyle eleştirdi. Kolat yazılı açıklamasında sözleşmenin Almanya'da yaşayan Türkleri ilgilendiren bölümlerinde özellikle Türkiye konusundaki yaklaşımları reddettiklerini belirterek, Türkiye'nin AB üyeliğini sulandırmaya yönelik her türlü girişimin karşısında olacaklarının altını çizdi.