Almanya uzman kadroları çekecek

Uzun tartışmaların ardından, 2005 yılında yürürlüğe giren göç yasasının en büyük amacı yabancı kalifiye elemanları Almanya’ya çekmekti. Yasanın yürürlüğe girmesinden önce, düzenlemelerin ABD ya da İngiltere ile karşılaştırıldığıda hiç de cazip olmadığına dikkat çekilmiş, göçün az olacağı yönünde endişeler dile getirilmişti. Söylediği gibi de oldu.

İstatistikler geçen yıl sadece 900 yabancı kalifiye elemanın Almanya’ya geldiğini ve burada çalışmaya başladığını belirtiyor. Bu yıl ise sayının yine düşük olacağından yola çıkılıyor. Buna karşılık bir çok yüksek okul mezunu Almanın da, ülkelerini terkedip, koşulları daha cazip olan devletlere çalışmaya gittiklerine dikkat çekiliyor.

Beyin göçü sağlanacak

İktidardaki Sosyal Demokrat ve Hristiyan Birlik Partileri’nden oluşan büyük koalisyon hükümeti bu duruma dur deme hazırlığında. Almanya’ya kalifiye eleman akışını arttıracak bir takım yeni düzenlemeler planlanıyor. Sosyal Demokrat Parti’nin İç Politika Sözcüsü Dieter Wiefelspütz, ayrıntıların henüz netleşmediğini, ancak koalisyon partierinin Almanya’ya beyin göçünü engelleyen bürokrasinin azaltılması konusunda hemfikir olduklarını belirtiyor.

Maaş barajı engelliyor

Engellerin başında maaş barajının düşürülmesi geliyor. Şimdiye dek, Almanya’da çalışmak isteyen yabancılardan, burada en az yılda 84 bin euro kazanması şartı aranıyordu. Sosyal Demokrat Partili Dieter Wiefelspütz, bu sınırın aşağı çekileceğini söylüyor. Dieter Wiefelspütz, „ Başarılı, ancak iş hayatına yeni atılmış bir araştırmacı yılda 80 bin yurooyro kazanamıyor. Buna rağmen, ihtiyacımız varsa, böylesi elemanları Almanya’ya getirebilmek için elimizden geleni yapmalıyız. Bunun için maaş barajını aşağı çekebiliriz mesela“ diye konuşuyor.

Hükümet, maaş barajının aşağı çekilmesi planı dışında, Almanya’ya çalışmaya gelen kişinin eşine de doğrudan çalışma izni verilmesi konusu da ele alıyor. Bayera Eyaleti İçişleri Bakanı Günter Beckstein da federal hükümetin göç yasasında yeni düzenlemelere giderek, başarılı akademisyenlerin Almanya’ya gelmesini sağlama planını memnuniyele karşılıyor. Ancak maaş barajının aşağı çakilmesinin sadece meslek hayatına yeni atılan, 35 yaş altı akademisyenlere uygulanmasını talep ediyor. Beckstein ayrıca, yabancı işletmecilerin Almanya’ya giriş çıkışlarını ve burada yatırımlarını kolaylaştırma teklifini de reddediyor. Beckstein, bunun kaçak ticareti tetikleyeceğini iddia ediyor. Böylece serbest piyasanın talebini de geri çevirmiş oluyor.

“Göç yasası, göçün önünü açsın“

Alman Ticaret Ve Sanayii Odaları Başkanı Martin Wansleben ise, göç yasasının Almanya’ya yapılacak olası yatırımları teşvik eden bir yapıya kavuşturulması gerektiğini savunuyor. Martin Wansleben sözlerini şöyle sürdürüyor:

„ Almanya, hem kalifiye yabancı elemanlar hem de yabancı yatırımcılar için tercih edilen bir ülke haline gelmeli. Maalesef hali hazırda yürürlükte olan göç yasası, bunun önünü tıkayan engellerle dolu. Engellleri ortadan kaldırmalıyız. Dünyada, kalifiye elemanları ve yöneticileri kapma yönündeki rekabet çoktan başladı.“

İşletmeler ve işverenler ayrıca İngiltere ve kanada’daki gibi puanlı göç sistemine geçilmesini öneriyor. Buna göre gelecek kişinin kazancının değil, eğitimi, yeteneği, dil bilgisi ve mesleki tecrübesine göre puan verilmesi ve Almanya’ya gelmesine izin verilip verilmemesi gerektiği görüşü hakim. Bu teklife Hristuyan Birlik partileri, büyük göçmen akımı gerçekleşeceği iddiasıyla karşı çıkıyor.