1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya - İran ekonomik ilişkilerinde endişe

Peter Philipp16 Ağustos 2005

İran’la nükleer pazarlığı yürüten Avrupa Birliği üçlüsü içinde yer alan Almanya, aynı zamanda İran’ın önemli ticari ortaklarından. Ticari ilişkiler son yıllarda hızla gelişirken, pek çok Alman firması İran’da yatırım yapıyor. Ekonomide iki ülke arasında var olan bahar havasının nükleer gerginlik nedeniyle siyasete yansımaması, iş çevrelerinin tedirginliğine neden oluyor.

https://p.dw.com/p/Abc3
İran, Alman yatırımcılar için ideal bir üs konumunda
İran, Alman yatırımcılar için ideal bir üs konumundaFotoğraf: AP

İran, 70 milyonluk nüfusuyla bölgenin en önemli pazarlarından kabul ediliyor. Merkezi konumu, İran’ı ticari bağlantılar açısından da önemli bir noktaya taşıyor. İran’ın bu avantajlarına, eğitimli iş gücü ile imalat ve ticaret için uygun altyapı olanakları da ekleniyor. İran, bu özellikleriyle Alman ekonomisinin bölgeyle kuracağı iş bağlantıları açısından ideal bir üs meydana getiriyor.

İran’daki yabancı sermayenin yüzde 12’sini Alman girişimcilerinin yatırımları oluşturuyor. Daha da önemlisi Almanya’nın İran’a ihracatı: İran’a yapılan ihracat, geçen yıl üçte bir oranında artış kaydederek 3 milyar 600 milyon Euro’ya ulaştı. İhracatta özellikle makine sanayii dikkat çekti: İran’a yapılan makine ihracatı son 1 yıl içinde dört katına çıkarak 1 milyar 200 milyon Euro’ya ulaştı.

İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, daha fazla istihdam yaratma ve ekonomiyi düzeltme sözü verdi. Ahmedinecad’ın ekonomik programı, yabancı yatırımcının önünü açıyor. Tarihi açıdan İran’ın partnerleri arasında yer alan Almanya için de bu program yeni ticari bağlantılar anlamına geliyor.

Schröder’in yaklaşımı

Ancak Almanya, aynı zamanda İran’ın nükleer programını uluslararası toplum adına tartışan Avrupa Birliği üçlüsünün bir parçası. İran’ın yeniden uranyum zenginleştirmeye başlaması, gerginliğin artmasına neden olmuştu. Avrupa Birliği ise sürpriz bir şekilde, İran’a karşı sertlik yanlısı Washington’un görüşlerine yakınlaşmıştı.

Ancak Berlin, Tahran yönetimine yaptırımlar ve hatta askeri müdahalede bulunmayı savunan Amerikan görüşlerine hala temkinli yaklaşmayı tercih ediyor. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Berlin’in askeri müdahaleye kesinlikle karşı olduğunu bir kez daha vurguladı. Schröder’in tutumu yalnızca eylül ayında yapılacak genel seçimlerle değil, Almanya’nın İran’daki ekonomik çıkarlarıyla da bağlantılı görülmeli.

Doğrudan yatırım etkilenecek

Uluslararası toplum ile İran arasındaki nükleer gerginliğin devam etmesi, Almanya - İran ekonomik ilişkilerini de olumsuz etkileyecek. Bu durum, ihracatçı firmalardan ziyade, özellikle İran’da doğrudan yatırımları bulunan Alman kuruluşlarının faaliyetlerine sekte vuracak. İran petro-kimya endüstrisinde yaklaşık yarım milyar euroluk yatırım yapan Linde grubu ya da üretimi kısmen İran’a taşıyan Volkswagen ve Audi gibi otomotiv devleri bu kuruluşların başında geliyor.