Almanya Başbakanı reformlarda ısrar ediyor

Schröder reform politikalarının başarısını, partisi Sosyal Demokratlar’ın yeniden güçlenmesinin temeli olarak gördüğünü belirtti. Başbakan son dönemde rekor yükseliş kaydeden petrol fiyatlarına rağmen Alman ekonomisinde toparlanma belirtileri görüldüğünü de kaydetti. Schröder, iki gündür Alman basının işgal eden, Rusya’dan bir kız çocuğu evlat edindiğine ilişkin haberleri de doğruladı, ancak aile yaşamı ile ilgili daha ayrıntılı bilgi vermeyeceğini, bu konuda anlayış beklediğini söyledi.

İyimser mesajlar verdi

İç politikada zorlu günler yaşayan Schröder, dış politikadaki başarılarını ön plana çıkararak iyimser mesajlar verdi. Almanya’nın uluslararası alanda dikkate alınan bir ortak olduğunu vurgulayan Schröder, ilk Almanya Başbakanı olarak Normandiya Çıkartması’nın ve Varşova Ayaklanması'nın 60’ıncı yıldönümü törenlerine davet edilmiş olmasının bunun kanıtı olduğunu vurguladı:

‘’Güvenlik ve dış politikamıza dünyada büyük güven duyuluyor. Balkanlar ve Afganistan’daki uluslararası sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Bu sorumluluk bilinci, istikrarın sağlanması ve eğitim alanlarında bizim doğru ve uygun bulduğumuz ölçülerde tabii ki Irak için de geçerlidir. Normandiya ya da Polonya’dan aldığımız davetler, savaş sonrası tarihinin bir dönemini kapatmayı başardığımızı göstermektedir.’’

AB ve Avrupa'nın geleceği

AB ve Avrupa’nın geleceği konularına da değinen Schröder, Avrupa anayasasının bir an önce onaylanarak yürürlüğe girmesini istediklerini belirtti. Schröder şöyle konuştu:

‘’Avrupa konusuna gelince, burada önemli olan Avrupa’nın bütünlüğünü geliştirmektir. Biz mümkün olduğunca çabuk ve tabii ki anayasamızda öngörüldüğü şekliyle Avrupa anayasası anlaşmasını onaylayacağız. Genişlemiş AB ve Rusya arasında çok güçlü bir stratejik ortaklıktan yanayız.’’

Schröder, Avrupa Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu Alman üyesi Günter Verheugen’ın yeni Komisyon’da Başkan Yardımcılığı ve sanayiden sorumlu üyeliğe getirilmesinden de büyük memnuniyet duyduklarını belirterek, bu alanların Alman hükümeti için özel önem taşıdığını kaydetti.

BM'de daimi üyelik arzusu

Almanya’nın BM’de daimi üyelik arzusunu da bir kez daha vurgulayan Schröder, İtalya’nın bu konudaki muhalif tutumunun yeni birşey olmadığını ve Alman hükümetini şaşırtmadığını belirtti. Schröder, ‘’BM’de genişleme yönünde bir reform gerçekleştirilirse, Almanya da üyelik için talepte bulunacaktır’’ dedi.

Schröder Irak konusunda da açıklamalarda bulundu. Irak’ta istikrarın sağlanmasının Almanya’nın çıkarına olduğunu belirten Schröder, bu amaçla asker göndermek dışında yapılabilecek herşeyi yapacaklarını kaydetti. Almanya’nın Iraklı polis ve askerlerin eğitimine yardım etme sözü verdiğini hatırlatan Gerhard Schröder, ‘’Ancak bu katkı Irak’ta değil, Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleşmelidir’’ dedi. Almanya Başbakanı, Irak’ın borçlarının hibesi konusunda katkılarını sürdürmeye hazır olduklarını da sözlerine ekledi.

ABD'nin asker çekme kararı

Schröder, ABD’nin Almanya’daki askerlerini geri çekme kararının Almanya’nın Irak politikasına bir tepki olduğunu düşünmediğini, Avrupa ve Asya’dan önümüzdeki on yılda 70 bin asker çekilmesi planlarının şaşırtıcı olmadığını belirtti.