1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman muhalefetinden Ermeni tasarısı

Cem Sey / Berlin25 Şubat 2005

Türkiye’nin AB’ye girmesine de karşı çıkan Alman muhafazakarları, Alman hükümetinin Türkiye’yi Ermeni sorunu konusunda düşünce özgürlüğünü sağlamaya ve Ermenistan’la ilişkilerini normalleştirmeye zorlamasını talep eden bir karar tasarısı sundu. Berlin’den Cem Sey’in haberi.

https://p.dw.com/p/AawP
Tasarının altında ana muhalefet lideri Angela Merkel'in de imzası bulunuyor.
Tasarının altında ana muhalefet lideri Angela Merkel'in de imzası bulunuyor.Fotoğraf: AP

Almanya’daki muhafazakar Hristiyan Demokrat Birlik ve Hristiyan Sosyal Birlik partileri, bu kez de Ermeni sorununu Almanya’nın gündemine taşıyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliğine kesinlikle karşı çıkan muhafazakarlar, Alman meclisine, “24 Nisan 1915’te Ermenilerin sürülmesine ve katliamına başlanmasının 90. yıldönümünün anılması” başlığını taşıyan bir karar tasarısı sundu.

Ana muhalefeti oluşturan Hristiyan Demokrat Birlik ve Hristiyan Sosyal Birlik partilerinin, Ermeni sorununu Almanya’nın gündemine taşıma çabalarına ilk tepkilerden biri Kemal Şahin’in başkanlığında faaliyet gösteren Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odaları’ndan geldi. Geçen yıl Almanya ve Türkiye başbakanları Gerhard Schröder ve Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldıkları bir törenle faaliyetlerine başlayan bu kuruluşun başkanı olarak Kemal Şahin açıklamasında tasarının „Türklere karşı başlatılan bir kampanya“ anlamına geldiği görüşü vurgulandı.

Bu tasarıyla AB’ne tam üyelik müzakerelerinin öncesinde AB, Almanya ve Türkiye arasındaki karşılıklı yakınlaşma ve anlayış sürecinin olumsuz etkileneceğini söyleyen Kemal Şahin, bir yandan Türkiye’de de tarihi gerçekleri ortaya çıkarmanın doğru olduğunu, ancak öte yandan Türkiye’deki reform ve değişim sürecinin gurur kırıcı bir şekilde saldırıya uğradığını vurguladı.

"Soykırım ifadesi kullanılmıyor"

Buna karşılık muhafazakar politikacı Friedbert Pflüger, karar tasarısında özellikle „soykırım“ kelimesinin kullanılmadığına dikkat çekerek, amacın AB-Türkiye tartışmaları ile bir bağlantı kurmak olmadığını, buna karşılık „dürüst bir anma“ istendiğini söyledi.

Nisan ayında Almanya Federal Meclisi Genel Kurulu’nda tartışılması planlanan ve “24 Nisan 1915’te Ermenilerin sürülmesine ve katliamına başlanmasının 90. yıldönümünün anılması” başlıklı karar tasarısında Osmanlı devletinin 1915 yılında Ermeni tebasını bilinçli, planlı ve sistematik şekilde sürgüne zorladığı ve aynı süreçte katliam yaptığı iddia ediliyor. Sadece Ermeniler’in değil, daha başka Hristiyan cemaati mensuplarının ve bazı Müslüman azınlıkların da bu toplu sürgün ve katliamlara tabi olduğu da iddialar arasında.

“AB’yle çelişiyor”

Hristiyan Demokrat Birlik Genel Başkanı Angela Merkel ve Hristiyan Sosyal Birlik Meclis Grubu Başkanı Michael Glos’un da imzasını taşıyan tasarıda, Osmanlı İmparatorluğu’nun hukuki devamı olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu olayların planlı olduğunu ve meydana gelen katliamların Osmanlı devleti tarafından arzu edildiğini reddettiği savunuluyor ve bu tavır, “Türkiye’nin üye olmayı arzuladığı Avrupa Birliği’nin değerler topluluğuna dahil olan uzlaşma düşüncesiyle çelişiyor” deniyor.

Alman muhafazakarları, Türkiye’deki tarihçilerin de bu alanda serbest çalışamadığını öne sürüyor. Tasarıyı meclise sunan politikacılar, Ermenilerin katledildiği yolunda araştırma yapanların ve bu yönde yayın yapanların Türkiye’de cezai kovuşturmaya uğradığını vurguluyor ve şu ifadeyi kullanıyor:

“Türk ya da Osmanlı devletinin suçu itiraf edilmediği ya da Türkiye’deki Ermenilerin sürülmesi ve katledilmesinin ardında, planlı bir uygulamanın bulunduğunu, hatta sadece Ermeniler’e karşı suç işlendiğini belirtmek bile cezaya tabi olduğu sürece, bilimsel bir tartışmanın bile önkoşulları yeröne gelmemiş demektir.”

Ermenistan’la ilişkiler

Alman muhafazakarları, bu tartışmanın güncel boyutlarına da dikkat çekiyor. Türkiye’yle Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi ve iki ülke arasındaki sınırın açılmasıyla Ermenistan’ın soyutlanmasına bir son verilmesi yoluyla Ermenistan’ın ekonomik kalkınmasının ve bölgede istikrarın sağlanmasının Avrupa Birliği’nin çıkarına olduğunun altı çiziliyor tasarıda.

Alman meclisine sundukları karar tasarısıyla Hristiyan Birlik partileri, Alman hükümetini, Türkiye’nin, Ermeni halkına karşı tarihte ve günümüzde oynadığı rolle önkoşulsuz yüzleşmesini istiyor. Alman muhalefetinin karar tasarısıyla Alman hükümetinin yerine getirmesini istediği diğer talepler de şöyle:

“Türkiye’de, özellikle de Ermeni katliamına ilişkin olarak, düşünce özgürlüğü sağlansın; Türkiye’yle Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için baskı yapılsın; Türkler ve Ermeniler arasında, tarihi suç üzerinde uzlaşma ve affetme yoluyla barış sağlanmasına katkıda bulunulsun; Ermenilerin sürülmesinin tarihi, 20. yüzyıldaki etnik çatışmalar arasında ele alınarak, buna Almanya’da da katkıda bulunulsun.”

Tasarının sahipleri, Almanya’da yaşayan Türklerin sayısının çokluğuna da dikkat çekerek, bu durumun da tarihi bir uzlaşma yolunda değerlendirilmesini istiyor.