AB’den enerji atağı

Küresel ısınmayla mücadelede yeni hedefler koyan AB, karbondioksit, metan ve nitrotoksit gibi sera etkisi yaratan gazların salımını 1990 yılı verileri baz alınarak 2020 yılına kadar en az yüzde 20 oranında düşürülmesine karar verdi. AB Komisyonu’nun önerisinde, sanayileşmiş diğer ülkelerin de sera gazı salımını azaltmaya karar vermesi halinde AB'nin hedefini yüzde 30 olarak yeniden belirleyeceği bildirildi.

Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso, ortak enerji politikasının AB'nin kuruluşunda en temel unsurlardan biri olduğunu vurgulayarak, “Küresel iklim değişikliği, enerji ithalatına artan bağımlılık ve daha yüksek enerji fiyatları, tüm üye ülkelerin yüz yüze geldiği sorunlar. Sürdürülebilir, güvenli ve rekabetçi enerji için Avrupa'nın tehditlere ortak cevap vermesi zorunlu“ dedi. Barroso, yarının dünyasını şekillendirmek açısından bugünkü önerileriyle liderlik geliştirdiklerini ve vizyon ortaya koyduklarını ifade etti.

"Yeni sanayi devrimine öncülük"

AB Komisyonu’nun enerjiden sorumlu üyesi Andris Piebalgs ise bugün doğru kararlar almaları halinde Avrupa'nın dünyada, “düşük karbon ekonomisinin geliştirilmesi“ olarak adlandırdığı yeni sanayi devrimine öncülük edebileceğini söyledi. Enerjide işleyen bir ortak iç pazar kurmaları, temiz ve verimli enerji kaynaklarını dengeli kullanmaları ve araştırma-geliştirmede doğru tercihler yapmaları durumunda ''yeni senaryoya öncülük edeceklerini“ belirten Piebalgs, aksi takdirde başkalarını takip etmek zorunda kalacakları uyarısında bulundu.

Bu yüzyılda dünyada ortalama ısının beş santigrat derece yükselmesi ihtimalinin yüzde 50'den yüksek olduğunu kaydeden AB Komisyonu, mevcut politikalarda değişikliğe gidilmemesi halinde enerjide yarı yarıya ithalata bağımlı olan AB'nin dışarıya bağımlılığının 2030 yılında yüzde 65'e yükseleceğine işaret etti.

AB Komisyonu tarafından üye devletlere sunulan önerilerde, enerjide korumacılığın ulusal sınırları kaldırılarak gerçekten işleyen bir iç pazar oluşturulması, yenilenebilir enerji alanındaki araştırma gelşitirme yatırımlarıyla “düşük karbonlu enerjiye dönüşümün hızlandırılması“ ve enerji tasarrufunun artırılması bulunuyor. Önerilerde, üye devletlerin 2020 yılına kadar yenilenebilir enerji payını en az yüzde 20'nin üzerine çıkarması isteniyor. AB'nin bu alandaki hedefi daha önce 2010 yılına kadar yüzde 12 olarak belirlenmişti.

Biyoyakıtların payı yükseliyor

AB Komisyonu ayrıca biyoyakıtların yani bitkisel akaryakıt payının 2020 yılında en az yüzde 12'ye yükseltilmesini öneriyor. Dünyada sera gazı salımının sanayileşmiş ülkelerde 2020 yılına kadar 1990 yılındaki seviyelerin yüzde 30 altına çekilmesi halinde küresel ısınmanın yavaşlayacağını ve sıcaklığın sanayileşme öncesi döneme göre iki santigrat dereceden daha fazla artmamasını sağlamanın kolaylaşacağını bildiren AB Komisyonu, hemen harekete geçilmesi halinde yüzde 30 hedefinin teknik ve ekonomik açıdan ulaşılabilir olduğunu vurguluyor.

AB daha önce, 1997 yılında imzalanmasına karşın 2005 yılında yürürlüğe giren ve sadece 15 eski üyesini ilgilendiren BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamındaki Kyoto Protokolü ile 2008-2012 döneminde emisyonların 1990 yılındaki seviyenin yüzde 8 altına indirilmesi taahhüdünde bulunmuştu.