ABD'den Suriye'ye sert tepki

ABD’de, Lübnan’daki kanlı saldırının ardından Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı tepkisini sert bir şekilde dile getirdi. Lübnan’ın eski başbakanlarından Hariri’nin öldürüldüğü saldırının izleri Suriye’yi gösterince Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Richard Boucher, Şam’daki ABD büyükelçisinin geri çağrıldığını açıkladı. Boucher, “Eski Lübnan Başbakanı Hariri’ye yönelik cinayetin ardından büyükelçimiz, Suriye yönetimine, ABD’nin bu terörist saldırıdan ötürü duyduğu hiddet ve öfkeyi dile getirmiştir” diye konuştu.

Bu açıklamaya karşılık, Hariri’nin yanısıra 16 kişinin daha öldüğü ve 130’unun yaralandığı Beyrut’taki bambalı saldırıda Suriye’nin parmağı olup olmadığı konusunda hiçbir kanıtın bulunmadığı kaydediliyor. Hükümet sözcüsü McLellan ise, bu terör eylemiyle ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi’nin gerekli incelemeleri derhal başlatmasını sağlamak için Fransız hükümetiyle yakın bir işbirliği içinde bulunulduğunu söyledi.

“Suriye ile bir dizi sorunumuz var” diyen McLellan, ardından Washington’un, Suriye’nin tavrını değiştirip Ortadoğu bölgesinde yapıcı bir rol üstlenmesini arzuladığını belirtti. McLellan, “Biz Şam yönetiminden bu tür terör olaylarının meydana gelmemesi için etkili olmasını istiyoruz. Ayrıca Suriye’nin Lübnan’da süren askeri varlığı, bu bölgede istikrarın bir türlü sağlanamamasında zaten başta gelen faktörlerden biridir” diye konuştu.

ABD Suriye’nin askerlerini çekmesini istiyor

ABD, Şam yönetiminin Lübnan’da askeri birlik bulundurarak, BM’nin 1559 sayılı kararına ters düştüğü görüşünde. BM Güvenlik Konseyi’nin bir yıl önce saptadığı karar, Lübnan’da konuşlanan tüm yabancı ordu birliklerinin bu ülkeden geri çekilmesini hedefliyordu. Bu arada Washington’un, Suriye’yi Saddam yanlısı silahlı asi grupların Irak’a sızmasına alet olmakla suçladığı da anımsanıyor.

Başkan Bush, iki hafta önce yaptığı Ulusa Sesleniş konuşmasında Şam yönetimini ağır bir dille suçlayarak, bu ülkenin tek hedefi bölgede barışı tesis etme yolunda atılan adımları engellemek olan teröristlerin, hem Suriye toprakları hem de Lübnan’ın bazı bölgelerinde istedikleri gibi at oynatabilmelerine göz yumduğunu söylemişti.