ABD hükümetinden yeni güvenlik önlemleri

Yılbaşı gecesi Londra’dan kalkıp Washington havalimanına inen bir uçak burada saatlerce bekletildi. Uçağın toplam 247 yolcusunun büyük bir bölümü havai fişekler patlayıp saatler onikiyi gösterdiğinde evlerinde değil, yollarda kalmıştı. Uçağın yolcuların ve bagajın defalarca kontrol edildiği gerekçesiyle bekletildiği belirtildi. Yılbaşını pistte bekletilen bir uçakta geçiren yolcular tabii ki kızgın ve öfkeliydi, ancak çoğu bu önlemlerin kendi güvenlikleri için alındığının da farkındaydı. Şu günlerde Amerika’da zaten kimse ‘Bu kadarı da fazla, güvenlik gerekçesiyle vatandaşlık haklarımız elimizden alınıyor’ diye düşünmüyor. Aksine kamuoyu ‘Amerika Birleşik Devletleri’nin güvenliği için daha neler yapılabilir?’ sorusuna cevap arıyor. Tartışmalar bu yönde.

Hutchinson: 'Beyaz Saray ne yaptığını biliyor'

Amerikan İç Güvenlik Bakan Vekili Ezer Hutchinson televizyonlara yaptığı açıklamada hükümetin aldığı önlemleri çok iyi hesapladığını ve Beyaz Saray’ın ne yaptığını çok iyi bildiğini belirtti:

”Elimizde böyle bir adımı atmak için çok iyi gerekçelerimiz var. Bu önlemleri halkımızın güvenliği için başka ülkelerle birlikte alıyoruz”

Yolcu uçaklarına F16 savaş uçaklarının refakat etmesi, uçaklarda güvenlik güçlerinin bulunması, New York’un merkezindeki Times Square’de metal detektörleri ile güvenlik kontrolleri yapılması ya da bazı caddelerin trafiğe kapatılması, Las Vegas gibi büyük kentlerde yüksek binaların tepelerine keskin nişancıların yerleştirilmesi... Bunlar noel ve yılbaşı tatili döneminde alınan önlemlerden sadece bazıları. Ancak FBI’in New York bürosunun şefi Pasquale Damuro tatil döneminin bitmesinin turuncu alarmın da sona erdiği anlamına gelmediğini belirtiyor ve şöyle konuşuyor:

”Uçak şirketleri, nakliyeciler ve metrolar alarmda kalmaya devam edecek.”

Güvenlik önlemleri doğal karşılanıyor

Amerikan halkı kendi güvenliği sözkonusu olduğunda olumsuzlukları kabulleniyor ve sabırlı davranıyor. İnsanlar genelde güvenlik önlemlerinin ayrıntılarını da öğrenmeye çalışmıyor, çünkü çoğunluk soruşturmaların gizliliğinin son derece önemli olduğunun bilincinde. Ancak bazı konularda da hükümetin sınırları aştığı gözleniyor. Örneğin yeni yasaların güvenlik güçlerinin kameralarla gözetim yapmasına olanak tanıması, insanların özlük haklarının çiğnenmesi olarak eleştiriliyor. Kütüphanelerde kimin hangi kitabı okuduğunun FBI tarafından takibe alınması da eleştirilen bir başka nokta. Ancak kredi kartları sayesinde kimin nerede ve ne zaman alışveriş ettiğinin kayıtlara geçirilmesi ya da arabasıyla kırmızı ışıktan geçen kişilerin fotoğrafının çekilmesi kimseyi rahatsız etmiyor.