1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Symbolik und handfeste Interessen - Vor dem EU-China-Gipfel

20 Mayıs 2009

Fransa’nın dönem başkanlığında iptal edilen Avrupa Birliği-Çin zirvesi Prag’da yapılıyor. Gündemi hayli yoğun zirvede küresel krizle mücadele konusunun ön plana çıkması bekleniyor.

https://p.dw.com/p/Htnc
Fotoğraf: picture-alliance / dpa

Çin Halk Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği arasındaki ticaret hacmi muazzam boyutlara vardı. Avrupa ile Çin arasındaki mal ve hizmet mübadelesi daha da geliştirilmeye elverişli.

Aynı zamanda ikili ticaretteki dengesizliğin de giderilmesi gerekiyor. AB dönem başkanı Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’daki AB – Çin zirvesinin gündemi oldukça kalabalık.

Avrupa Birliği – Çin zirvesinin aslında geçen yılın Aralık ayında yapılması beklenmekteydi. Dönemin AB Konseyi Başkanı Nicolas Sarkozy’nin Dalay Lama ile görüşmesine kızan Pekin yönetimi buluşmayı son dakikada iptal etmişti.

Pekin’in refleksleri

Alman Kalkınma Politikası Enstitüsü’nün Çin uzmanı Doris Fischer iptal kararının Çin’in tipik bir refleksi olduğunu söylüyor:

“Çin yönetimi böyle durumlarda kendini, noktayı koymak ve iç politik bir sinyal vermek zorunda hissediyor. Ama uzun vadede diplomatik ilişkilerin bundan zarar gördüğü söylenemez.”

Dalay Lama’nın ısrarlı taleplerine rağmen, Çin Başbakanı Wen Jiabao’nun Prag’da AB Komisyon Başkanı Jose Manuel Barroso ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile yapacağı buluşmada Tibet sorunu muhtemelen rol oynamayacak.

Küresel ekonomik kriz nedeniyle zirveye ticari ve ekonomik ilişkilerle ilgili konular hâkim olacak. Avrupa ile Çin arasındaki ticari ilişkiler artış rekorları kırıyor.

AB şimdiden Çin’in bir numaralı ticari ortağı konumuna geldi. Avrupa’nın ihracatında ise Çin, ABD’nin arkasından ikinci sırada yer alıyor. İkili ticaret hacmi geçen yıl 320 milyar euroya yükseldi.

AB ülkeleri ikili ticarette 170 milyar euro açık verdi. Doris Fischer Çin – Avrupa ilişkilerinin nazik bir konu olduğunu belirtiyor:

“AB sürekli olarak bazı branşlarda Çin pazarının dış rekabete daha fazla açılmasını istiyor. Pekin’e, dünya ticaret görüşmeleri kapsamında üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini hatırlatıyor. Çin de bu taleplere, AB’nin dampingle mücadele politikasından rahatsız olduğunu söyleyerek karşılık veriyor.”


Çözüm ticaret ve yatırımda

AB geçenlerde Çin’den mum ithal edilmesini zorlaştırıcı kararlar almıştı. Ama dünya ekonomik krizinin sonuçlarıyla nasıl başa çıkılabileceği tarafları daha çok ilgilendiriyor.

Mayıs ayı başlarında dokuz AB Komisyonu üyesiyle 12 Çinli Bakan Brüksel’de bir araya gelerek iki gün süreyle bu konuyu tartışmışlardı. Sonunda krizden çıkış yolunun ticaret ve yatırımlardan geçtiği teyit edilmişti.

Yatırım alanında Çin örnek hamleler yapıyor. Çin yönetimi daha geçen yıl konjonktürün istikrara kavuşması için 500 milyar euroluk yatırım programı hazırlamıştı.

Avrupa Birliği yatırım paketindeki ihalelerden pay almayı umuyor. Şubat ayında Avrupa’da 13 milyar euroluk yatırım yapan Çin şirketleri Prag buluşması arifesinde yeniden Avrupa’ya gelip şirket satın alacaklarını duyurmuşlardı.

Çin’in beklentisi

Alman Kalkınma Politikası Enstitüsü’nün Çin uzmanı Doris Fischer Çinlilerin sembolik jestlere büyük önem verdiğini hatırlatıyor:

“Jestlerin zaten beklenen şeyleri tanıtmaya ne kadar yaradığı, tartışma götürür. Ek sözleşmelerin imzalanmasında karşılıklı heyet ziyaretlerinin ne ölçüde rol oynadığı da. Ekonomik bakımdan yararlı ise bu gibi bağlantılar heyetsiz de gerçekleşir. Bu bakımdan reel ekonomideki değişiğin son derece sınırlı kalacağı söylenebilir.”

Prag'daki AB – Çin zirvesinde Pekin Avrupa'dan daha fazla ileri teknoloji ithal etmek istediğini duyuracak.

AB de Çin’den fikri mülkiyete saygılı olunmasını talep edecek. Çin kağıt üzerinde fikri mülkiyeti koruyucu önemli adımlar attı. Ancak kuralların uygulanmasında hala pürüz çıkıyor.


Mathias von Hein / Ahmet Günaltay

Editör: Ayhan Şimşek