1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB ortak iltica politikası istiyor

15 Eylül 2010

AB ülkeleri, Birlik genelinde iltica politikaları konusunda ortak düzenlemeler getirmek istiyor. Üye ülkelerin ilgili bakanları 2012 yılına kadar ortak bir iltica hukuku oluşturulmasını kararlaştırdı.

https://p.dw.com/p/PCtn
Fotoğraf: Bilderbox

AB'de ortak iltica hukuku için kollar sıvandı. Birlik üyesi ülkelerden ilgili bakanlarının dün sona eren iki günlük toplantısında iltica ile ilgili düzenlemelerin uyumlu hale getirilmesi için 2012 yılı hedef olarak belirlendi. Mevcut durumda her üye ülkenin kendi kurallarını uygulaması, bazı sorunları beraberinde getiriyor. Örneğin iltica konusunda daha yumuşak düzenlemelere sahip ülkeler mülteciler için cazip hale gelirken, AB içinde bir ülkeden diğerine iltica göçleri yaşanıyor.

AB Komisyonu iltica düzenlemelerinin Birlik içinde birbiriyle uyumlu hale getirilmesi için bir yıl kadar önce reform önerilerini sunmuştu. Komisyon'un içişlerinden sorumlu üyesi Cecilia Malmström, reformun avantajlarını şöyle sıraladı:

“Ortak standart ve normlara ihtiyacımız var. Çünkü bu daha etkili, daha insancıl olacaktır. İnsanların bekleme süreleri, çektikleri acı azalacaktır. İltica başvurusuna olumlu yanıt almaları durumunda, yaşayacakları ülkeye uyum sağlamaya daha erken başlayabilecekler. Başvurularının reddedilmesi durumunda da bunu ne kadar erken bilirlerse o kadar iyi olacaktır. Böylece masraflardan tasarruf edilebilir. Yıllarca ülkeden ülkeye dolaşıp yanıt bekleyen insanların sayısı azalacaktır. Ve suistimal vakaları da azalacaktır. Bunların hepsi çok önemli.”

Görüş ayrılıkları

Ancak reforma verilen destekte ülkelerin konumu ve kendi çıkarları da belirleyici rol oynuyor. AB Dönem Başkanı Belçika’nın Göç ve İlticadan Sorumlu Devlet Bakanı Melchior Wathelet bu konuda şunları söyledi:

“Yunanistan, Malta, Kıbrıs… Bu ülkeler coğrafi konumları itibariyle göç akınlarından en fazla etkilenen ülkeler. Tek bir ülke tabii ki tüm yükü taşıyamaz. Bu durumda çeşitli üye ülkeler arasında dayanışmayı nasıl sağlayacağız?”

İltica prosedürleri farklı

Birlik içinde iltica süreçleri de ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösteriyor. AB Komisyonu’nun yaptırdığı bir araştırmada, iltica başvurusunda bulunan yaklaşık bin kişiye değişik ülkelerde edindikleri deneyimlerle ilgili sorular yöneltildi.

Cecilia Malmstrom
AB'nin İçişlerinden Sorumlu Komiseri Cecilia MalmstromFotoğraf: picture alliance/dpa

İltica başvurusunda bulunanlara en az 59 dilde hak ve ödevleri ile ilgili kapsamlı bilgi veren Almanya en üst sırada yer alıyor. Raporda bazı ülkelerde hukukî danışmanlıkta eksiklikler bulunduğu da belirtiliyor, ayrıca verilen yanıta karşı çıkma sürelerinin on gün ile iki ay arasında değişiklik gösterdiği kaydediliyor.

Almanya ve Fransa'dan uyarı

Avrupa Komisyonu, iltica başvurusunda bulunanlara sosyal hizmetlerin artırılmasını, sınırdışılara karşı çıkma hakkının güçlendirilmesini ve ailenin iltica edilen ülkeye getirilmesinin kolaylaştırılmasını istiyor.

Almanya ve Fransa ise ortak bir belge yayınlayarak koruma standartlarının yükseltilmesine karşı uyarıda bulundu. Belgede iltica hukukunda şu an bile açık suistimaller gözlemlendiğine dikkat çekilerek, “Dikkatli bakıldığında iltica başvurusunda bulunanların çoğunun korunmaya muhtaç olmadığı görülüyor” denildi. Fransa İçişleri Bakanı Eric Besson da Avrupa'nın bir ‘iltica süpermarketi'ne dönmesini engellemek istediklerini vurguladı.

AB'den çağrı

Avrupa Komisyonu'nun içişlerinden sorumlu üyesi Cecilia Malmström ise iltica başvurusunda bulunanlarla kaçak göçmenlerin bir tutulmaması uyarısında bulundu. Malmström, üye ülkeleri aralarındaki fikir ayrılıklarını aşmaya çağırarak, “Sonuçta ortaya çeşitli ülkelere yönelik farklı kurallar ve istisnaî maddeler içeren bir belge çıkmamalı” dedi.

© Deutsche Welle Türkçe

Christoph Hasselbach, Çeviri: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Köylü