1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

500 yıllık Rus konuk

Cenk Başlamış / Moskova28 Ağustos 2004

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, eylül ayı başında Türkiye’ye gitmeye hazırlanıyor. Tarihi bir nitelik taşıyan bu ziyarette Putin, 500 yılı aşkın bir süredir Türk topraklarına resmi bir ziyaret gerçekleştiren ilk Rus lideri olacak...

https://p.dw.com/p/Ab9a
Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye'ye 500 yıl sonra resmi bir ziyaret gerçekleştiren ilk Rus lider olacak...
Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye'ye 500 yıl sonra resmi bir ziyaret gerçekleştiren ilk Rus lider olacak...Fotoğraf: AP

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in eylül ayı başında Ankara’ya yapacağı ziyaret kelimenin gerçek anlamıyla ”tarihi” nitelik taşıyor. Bu nedenle sadece ziyaretin yapılması bile, diğer tüm gündem maddelerinin önüne geçiyor. Çünkü Putin, 500 yılı aşkın süredir Türk topraklarına ”resmen” adım atan ilk Rus lideri olacak.

Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin iki kez Türkiye’ye gelmişti, ancak bunlar resmi ziyaret değildi. Sovyetler Birliği’nin son Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov da görevlerinden ayrıldıktan sonra Türkiye’ye geldi. İki ülke ilişkileri tarihinde Moskova’dan Ankara’ya yapılan en üst düzey ziyaret 1973 yılında Nikolay Podgornıy tarafından gerçekleştirildi. Podgornıy, ”Yüksek Sovyet Prezidyumu Başkanı” unvanıyla sembolik devlet başkanlığı görevini üstlenmişti. Oysa o dönemde Sovyetler Birliği’nin asıl patronu ise, Komünist Parti Genel Sekreteri Leonid Brejnev’di. Çarlık döneminde de bilindiği kadarıyla Rusya’dan Türkiye’ye bu düzeyde bir ziyaret yapılmadı.

İmparatorluk döneminde iki ülke rekabet içindeydi. Sovyet döneminde ise Moskova’ya göre Türkiye, NATO’nun ileri karakoluydu. Sovyetlerin yıkılması ardından iki ülke arasında örnek bir ekonomik işbirliği kuruldu. 15 yıl önce 200 milyon dolar olan ticaret hacmi günümüzde sekiz milyar doları aştı. Rusya, Almanya’dan sonra Türkiye’ye en çok turist gönderen ülke haline geldi. Ancak, iki ülkenin çıkarlarının Orta Asya ve Kafkasya’da çatışması siyasi diyalog kurulmasını engelledi. Diyalogsuzluk da karşılıklı şüpheleri besledi.

Gündem ekonomi ağırlıklı

İşte, Putin’in sonunda Ankara’ya gitmesi tarafların aralarındaki psikolojik duvarı aşmak için çok önemli bir adım atmaya hazır olduğunu kanıtlıyor. Gündemde ise ekonomik konular ağırlıkta. Rusya, Mavi Akım doğal gaz hattını Ortadoğu ve Avrupa’ya uzatmak istiyor.

Taraflar arasındaki önemli bir sorunsa, Türkiye’nin Boğaz geçişlerinde petrol tankerlerine uyguladığı kısıtlama. Bu nedenle Moskova alternatif boru hatları arayışında. Bu hatlarından biri de, Ege’den geçmesi öngörülen Transtrakya hattı. Zirve öncesi Moskova projede işbirliğine hazır olduğu mesajı veriyor. Putin’in Türk Silahlı Kuvvetleri’nin helikopter ihalesine katılan Rus – İsrail yapımı Erdoğan helikopteri için ısrarını da sürdürmesi bekleniyor. Ayrıca Moskova Ankara’ya silah satışıyla ilgili yeni önerilerde bulunacak.

Kafkaslar da gündemde

Putin’in Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la yapacağı görüşmelerde Kafkasya’nın da önemli bir yer tutması bekleniyor. Rus – Gürcü ilişkileri Güney Osetya sorunu nedeniyle gerginleşmiş durumda. Türkiye’nin gerginliği azaltmak için arabulucu olarak devreye girmesi olasılığı bulunuyor. Erdoğan kısa süre önce Tiflis’i ziyaret etmişti.

İki liderin Kafkasya kapsamında Çeçenistan’a da değinmesi, ancak bu konunun zirve gündemine damga vurması beklenmiyor. Türkiye’deki bazı derneklerin Çeçenistan’a yardım gönderdiği iddiası ilişkilerde sorun yaratıyordu. Ancak zirvede Putin’in Türkiye’nin tutumundan memnun olduklarını söylemesi ve uluslararası terörle mücadelede işbirliğinin güçlendirilmesi istemesi bekleniyor. İlginç bir tesadüf, Putin’in ziyaretinden kısa süre önce, bu pazar günü Çeçenistan’da başkanlık seçimleri yapılacak.

Ziyaret sonunda ”Dostluğun ve Çok Boyutlu Ortaklığın Derinleştirilmesine İlişkin Deklarasyon” imzalanacak. Bilinen gündem maddeleri dışında zirvenin tarihi önemine yakışan anlaşmaların imzalanması da sürpriz olmayacak.