1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

30.07.2010 - Alman basınından özetler

30 Temmuz 2010

Alman basınında bugün ABD’nin Afganistan politikaları, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin Romanlara yönelik sert söylemleri ve Duisburg’daki facianın ardından Belediye Başkanı’na yönelik artan istifa baskıları öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/OXuW
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Die Welt gazetesi “Obama’nın gerekli savaşı” başlığıyla ABD’nin Afganistan stratejisini mercek altına alıyor.

“Afganistan savaşı artık Barack Obama’nın savaşına dönüştü. Son süper güç ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi teröristlerin pasifist olmasını sağlamaz aksine savaşmak konusundaki kararlılıklarını arttırır. Sadece Obama’nın ve ABD’nin güvenilirliği darbe almaz tüm batı başarısızlıkla eleştirilmeyi göze almak durumunda kalır. Bunun alternatifi tüm NATO ve İSAF devletlerinin son bir kez tüm güçlerini toplamasıdır. Askeri ya da mali desteklerini artırmaları gerekmez. Yapılması gereken dikkatleri sadece Kabil’e değil diğer bölgelere de çevirmek ve oralardaki müttefiklerini güçlendirmektir, güç merkezleri oluşturmaktır.”

Süddeutsche Zeitung Fransa Cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy’nin 22 yaşındaki bir Roman gencin jandarma tarafından vurulmasının ardından benimsediği sert söylemi yorum sütununa taşımış:

“Sarkozy’nin Romanlara karşı sertlik yanlısı tutumu hesaplı siyasi manevradır. Bununla iki hedefi var. Öncelikle kısa vadede dikkatleri partisine yapılan yasa dışı finansmandan başka yerlere çekmek istiyor. Uzun vadedeyse 2012 cumhurbaşkanlığı seçimleri için hesaplar yapıyor. Sarkozy bu seçimi ancak sağdaki oyları toplamayı başarırsa kazanabilecektir. Bu nedenle şimdi mevzuyu iç güvenliğe getiriyor.Fransa Cumhurbaşkanı bu söylemiyle büyük bir riske giriyor. Bütünleştirmek yerine bölüyor. Barıştırmak yerine radikalleştiriyor. Kriz dönemlerinde bu çok hatalı bir reçete ve sonunda kendisine dönebilir. Çünkü artık Sarkozy Fransızların cumhurbaşkanı olarak değil siyasetçi ve içişleri bakanı gibi hareket ediyor.”

Westfalen-Blatt ise Duisburg’da 21 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı “Aşk Geçidi” festivalinde meydana gelen facia sonrasında Belediye Başkanı Adolf Sauerland’ın istifa etmemesini eleştiriyor:

“Duisburg Belediye Başkanı Sauerland bundan sonra istifa etse de kimse ona artık saygı duymayacaktır. İlk günlerde etik sorumluluğu üstlenerek istifa etmesi gerekirdi. Sauerland’ın şimdi kalkıp festivalin yapılmasına zemin sağlayan izni bizzat imzalamadığını söylemeye kalkışması ayıp olur. Nihayetinde izni veren onun yönetimindeki belediyedir, sorumluluğu taşıyan da odur. Sauerland’ın facianın hukuki sorumlusu da olup olmadığını zaman gösterecektir.”

Berliner Morgenpost gazetesi de Cumhurbaşkanı Wullf ile Başbakan Merkel’ın katılımıyla yarın faciada hayatını kaybedenler için Duisburg’da düzenlenecek törene dikkat çekerek şu yorumu aktarıyor:

“Törene Belediye Başkanı Adolf Sauerland katılmayacak. Bir gazeteye yaptığı açıklamada Sauerland, bu kararını ‘olayda hayatını kaybedenlerin yakınlarının duygularını incitmemek’ ve ‘törene katılanları provoke etmemek’ olarak gerekçelendirdi. Faciadan bir gün sonra olay mahalline elinde çiçeklerle gittiğinde yuhalanmıştı ve korumalar eşliğinde hemen ayrılmak zorunda kalmıştı. Ailesinin saldırı korkusuyla Duisburg’dan ayrıldığı belirtiliyor. Tüm bunlara rağmen halen istifa etmemekte ısrar ediyor. Herkes ‘bu adam niye koltuğuna yapıştı’ sorusuna yanıt arıyor. İstifa etmesi için daha ne olması gerekiyor? Hukuken sorumluluğu ispatlanmış değil ancak etik açıdan bir sorumluluğu var.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Değer Akal

Editör: Beklan Kulaksızoğlu