1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Presseschau 2

30 Nisan 2010

Bugünkü Avrupa basınında borç batağındaki Yunanistan'a yapılacak mali yardımlar ile ilgili yorumlar ön planda.

https://p.dw.com/p/NAnc
Fotoğraf: AP

Fransız Le Monde gazetesi, Yunanistan'ın borçlarını ve bu ülkeye yapılacak mali yardımı değerlendiriyor. Yorum şöyle:

"Sorun önce basit göründü. Euro kulübündeki bir ülkeye nasıl yardım edilebilir? Durum çok kızgınlık vericiydi, çünkü Yunan hükümeti yine bütçenin gerçek durumunun ortaya çıkmaması için yalanları tekrarlıyordu. Ancak çözümlenemeyecek bir sorun gibi görünmüyordu. Atina sonuç olarak 2010 yılı kredilerini ödeyebilmek için sadece 30 milyar euroya ihtiyaç duyuyordu. Ancak Atina'nın durumu şimdi Euro Bölgesi'nin tamamının tehlikeye girmesine neden oldu. Euro Bölgesi sorumluları eğer inandırıcı olmak istiyorlarsa, icraata geçmeliler."

Le Monde bugünkü sayısında ayrıca Yunanistan krizi bağlamında AB'nin inandırıcılığını da mercek altına alıyor:

"Spekülatörler ve reyting ajansları başarı ile Avrupa'nın zayıf üyelerine saldırdılar. Yunanistan'dan sonra sıra Portekiz ve İspanya'ya geliyor. Çünkü Avrupa bu yangını zamanında söndüremedi. AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve Euro Bölgesi Başkanı Juncker, garip biçimde suskunluklarını korudular. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet vergileri Uluslararası Para Fonu'na bıraktı. Ve Avrupa Birliği Daimi Konsey Başkanı Herman von Rompuy bu konuda yapılması gereken AB Zirvesi'nin tarihini çok geç belirledi. Euro Bölgesi ülkeleri ancak birşeyler yaparak inandırıcı olabilirler. Umalın herkes sorumluluklarının bilincinde olsun."

Danimarka'nın sağ liberal Jyllands-Posten gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumu ise şöyle:

"Güney Avrupa'da yasa ve kurallara uygun bir kabus hakikat oldu. Akdeniz virüsü hızla kıtanın diğer bölümlerine de yayılıyor. Yunanistan'ın kontrol altına alınabilecek borç krizi, euro ve Avrupa para birimiyle oluşturulan yapıya karşı duyulan bir güven krizine dönüştü. Bunun sonuçları son derece trajik olabilir. Yardım etmek zorundaki Euro ülkelerinin de borç içinde yüzdüğü unutulmamalı.

Ama kamuoyu önünde bu sorumluluklarından kaçarcasına sergiledikleri laf oyunlarıyla, politik açıdan ne kadar çaresizlik içinde olduklarını gözler önüne serdiler. Euro ülkeleri yıllarca Güney Avrupa'nın maliye politikalarındaki kayıtsızlığı, Maastricht Antlaşması'nın belirlediği kriterlerin hiçbir siyasi yaptırıma maruz kalmadan ayaklar altına alınmasını, görmezlikten geldiler."

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum, Macaristan'ın Nepszava gazetesinden:

"Yunan hükümeti yeni tasarruf önlemleri almayı planlıyor. Ancak kemerin daha fazla sıkılması mümkün değil. Bu nedenle piyasalar inişe geçti ve Yunan hükümetinin tasarruf planlarını uygulayacağından şüphe duyulmaya başlandı. Yunanistan'ın kaosa sürükllenme ihtimali daha yüksek. Çünkü bu ülkenin uzun vadeli finansman ihtiyacının teminat altına alınamayacağı görülüyor. Sorun, patlak verdikten sonra kaosun önlenemeyecek olmasında yatıyor

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ahmet Günaltay