TÜR 2610 Presseschau 1

Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung, Tunus’ta anayasayı hazırlayacak Ulusal Kurucu Meclis üyelerinin belirlendiği seçimleri İslamcı Ennahda Partisi’nin kazanmasını değerlendiriyor.

“Tunus’ta İslamcıların gücü, büyük ölçüde rakiplerinin taktik hatalarından kaynaklanıyor. Özellikle laik sosyal demokrat parti PDP, ılımlı bir İslamcı olan Raşid Gannuşi’yi ‘öcü’ ve ‘yeni Humeyni’ şeklinde tanımlayarak kötüledi. Ancak bu, diktatörlük yıllarında İslamcılar'ı bastırmaya yönelik operasyonları unutmayan toplumun Gannuşi'ye merhamet duymasını sağladı. Tunus’taki seçimlerin, tıpkı Cezayir’de İslamcılar'ın 1991 yılında kazandığı zaferin ardından olduğu gibi iptal edilmesi ya da Gazze’de Hamas’ın seçim zaferi sonrasında yaşandığı gibi Batı’nın seçimleri boykot etmesi, korkunç olur. İslamcılar, korkulduğu gibi demokrasiyi ortadan kaldırmak istiyor olsalar dahi. Bu arada Araplar için iktidardakileri devirmek zamanla rutin hale geldi.”

Freiburg’da yayımlanan Badische Zeitung Tunus’la ilgili yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“İslamcı Ennahda Partisi Taliban değil. Seçimlerin ardından toplumda kutuplaşmaya neden olacak açıklama ya da ifadeler kullanmayan, nispeten ılımlı bir İslamcı hareket. Zaten hareket alanı da sınırlı. Tunuslu kadınlar, haklarının kolayca ellerinden alınmasına izin verecek çekingen ve sinmiş değiller. Ülkedeki istihdamın büyük oranda bağımlı olduğu yabancı yatırımlar ve turizm, İslamcılar isteseler dahi, yeni bir Suudi Arabistan yaratılmasına olanak tanımıyor.”

Bugünkü gazetelerde yer bulan bir başka önemli konu ise bugün Brüksel’de yapılacak AB Zirvesi ve bu zirve öncesinde Euro Mali İstikrar Fonu’nun Alman Meclisi'nde oylanması. Frankfurter Allgemeine Zeitung’un yorumu şöyle:

“Koalisyon, Euro Mali İstikrar Fonu’nun genişletilmesinin Genel Kurul'da oylanmasıyla tekneye muhalefeti de almış olabilir, ama enflasyon, kayıp ya da iflas korkusu nedeniyle sıkıntı içinde olan halkı değil. Buna koalisyonun içinde bulunduğu durum da katkı sağlıyor. Dalgaların kayayı çarparak parçalamasını, artık kimse engelleyemiyor. Birçok Avrupa ülkesi hükümetini böyle bir duruma getiren kriz, Alman hükümetinde de sıkıntı yaratıyor. Hem iç hem de dış politikada sıkışan Hrıstiyan Demokrat Birlik ve Hrıstiyan Sosyal Birlik, orkestra şefini kaybetmiş, çok sesli bir koro haline geldi.”

Der neue Tag’ın yorumunda ise şu satırlar göze çarpıyor:

“Federal Meclis bugünkü oturumda çok büyük olasılıkla Euro Mali İstikrar Fonu’nun genişletilmesini onaylayacak ve bununla Başbakan Angela Merkel’e, Brüksel’deki AB Zirvesi için çok açık bir yetki vermiş olacak. Birçok Avrupalı, ulusal egemenlik haklarını biraz daha Brüksel'e vermekten korkuyor olabilir, ancak Avrupa, dünya politikasında önemli bir rol oynamak istiyorsa, başka seçeneği yok. Bugünkü zirve, Avrupa kıtası için çok büyük önem taşıyor."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Hülya Köylü