26.08.2009 - Avrupa basınından özetler

İsviçre’de yayımlanan Neue Zürcher Zeitung, CIA çalışanlarının sorgulama sırasında işkence yaptığına ilişkin iddiaların soruşturulmasının, Washington yönetimi için doğurabileceği sonuçlara işaret ediyor.

"Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı CIA çalışanlarına yönelik soruşturma başlatılması talimatı verilmesinin geniş kapsamlı sonuçları olabilir. Başkan Obama, aylar boyunca böyle bir adım konusunda uyarıda bulunarak, geçmiş yerine geleceğe bakılmasını istemişti. Obama, haklı gerekçelerle Bush döneminin hukuksal anlamda soruşturulmasının eski yaraları tekrar kanatacağı, Washington’daki havayı bozacağı ve yeni hükümeti reform projelerinden alıkoyacağından kaygı duyuyor. Ancak geçmişte olanları örtbas etmek o kadar da kolay değil. İnsan hakları savunucuları ve Obama’nın partisinin sol kanadı, Bush dönemi ile hesaplaşma talebinden hiç vazgeçmeyeceklerdir.”

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama’nın CIA’in sorgulama yöntemleri hakkında soruşturma başlatılması kararını siyasi açıdan “zor” olarak nitelendiren Avusturya gazetesi Salzburger Nachrichten ise Beyaz Saray’ın, bu kararın sonuçlarına katlanması gerektiğini dile getiriyor.

“Burada siyasi fırsatçılıktan daha önemli şeyler var. Nihayetinde söz konusu olan, hukuk ve adalet ile Amerika Birleşik Devletleri’nin uluslararası arenadaki itibarının yeniden sağlanması. Dünyanın 'süper güç' Amerika Birleşik Devletleri’ne 'temel insan haklarının inandırıcı bir şekilde savunucusu' olarak ihtiyacı var. İnandırıcılığı olmadan, Amerika’nın böyle bir rolü üstlenmesi ise mümkün değil.”

Yine aynı konuyla ilgili olarak Avusturya’nın başkenti Viyana’da yayımlanan Der Standard gazetesi de Obama’nın farklı bir karar vermiş olsaydı, Amerika Birleşik Devletleri’nin inandırıcılığını yitireceğine ve CIA’de yeni bir başlangıç yapılabilmesinin mümkün olamayacağına vurgu yapıyor.

Basın turumuza Afganistan’da devlet başkanlığı seçimleri ve ülkede yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili yorumlarla devam ediyoruz. Almanya’da yayımlanan Neue Osnabrücker Zeitung’da Afganistan’daki duruma ilişkin şu satırlar göze çarpıyor.

“Almanya ve diğer müttefik güçler Afganistan’dan çekilmeyi tartışırken, Afgan halkının önemli bir bölümü seçimler sırasında cesaretlerini ortaya koydu. Seçimler sonucunda hâlen görevde olan Karzai’nin veya rakibi Abdullah’ın devlet başkanı olması, şu aşamada o kadar büyük önem taşımıyor. Çünkü halkın büyük kısmı terör tehdidine rağmen, Afganistan’ı daha iyi bir duruma getirebilmek için gereken iradeyi gösterdi."

İtalya’nın başkenti Roma’da yayımlanan liberal-sol eğilimli La Repubblica, Afganistan’ın Kandahar kentinde düzenlenen ve en az 40 kişinin öldüğü saldırıya ilişkin şu yorumu yapıyor:

"Kâbil hükümetine verilen mesaj, Afgan kanı ile yazıldı: Savaş devam ediyor. Taliban’ın devlet başkanlığı seçimleri sırasında savurduğu tehditlerin boşa çıktığı düşünülmüş olsa da dün düzenlenen saldırıda ortalığı kan gölüne çevirmiş olması, hareketin gücüne ilişkin tüm kuşkuları ortadan kaldırdı. Taliban, bu şekilde Kâbil hükümeti ve bu hükümeti destekleyen Batı ile uzlaşma çabalarına son verdiğinin altını çizmek istiyor. Sonuçta Taliban, 'örgütün kalesi' sayılan Kandahar’ı bile kalbinden vurmaktan geri kalmadı.”

Derleyen: Jülide Danışman

Editör: Murat Çelikkafa