Alman basınından özetler

Neue Osnabrücker Zeitung, İsviçre’nin Davos kasabasında başlayan Dünya Ekonomik Forumu’yla ilgili şu analizi yapıyor:

“Almanya Başbakanı Angela Merkel Davos’taki Ekonomik Forum’da Euro krizine karşı izlediği politika ile ilgili eleştirileri umursamadı. İyi de etti. İsviçre’nin sosyetik kayak merkezindeki buluşmada yeterince öneri dile getirildi. Ancak gerçek şu: Davos’ta dünya ekonomisinin önde gelenleri birarada, ancak orada da hiç kimse Euro krizinin nasıl çözülebileceğini bilmiyor. Bugüne dek Euro krizi ile kıyaslanabilecek bir başka olay yaşanmadı. Merkel bu nedenle ihtiyatlı davranıyor ve sorunun çözümü için küçük küçük adımlar atmaya çabalıyor. Bu, büyük bir patlamanın engellenmesi için doğru bir strateji.”

Gazetelerin yer verdiği bir başka önemli konu ise Mısır’da Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in devrilmesiyle sonuçlanan, ünlü Tahrir Meydanı’ndaki protestoların birinci yıldönümü. Brauenschweiger Zeitung’un yorumu şöyle:

“Müslüman Kardeşler'in Mısır'da iki zıt kutupla karşı karşıya olması, tarihî bir durum. Bir yanda birçok açıdan ayrıcalıklara sahip olan ordu, diğer yanda Kuran-ı Kerim'le savuşturulmaya izin vermeyecek, bir gelecek isteyen genç nesil. Ve bu nesil için gelecek şu anlama geliyor: İş, iş, iş. Mısır, işsizliğin yüksek, bürokraside yolsuzluğun ve zengin bir üst kesimin olduğu bir ülke. Bu, değişmek zorunda, aksi takdirde devrim devam edecektir. Özellikle genç devrimciler Arap Baharı sayesinde, nasıl bir iktidar fikrine sahip olabileceklerini öğrendiler. Bunu unutmayacaklardır.”

Gazetelerin yer ayırdığı bir başka konu ise ABD Başkanı Barack Obama'nın geleneksel olarak yaptığı ‘Birliğin durumu’ konuşmasında, zenginlerden daha fazla vergi alınmasını ve mali sistemin katı düzenlemelere tabi olmasını talep etmesi. “Sosyal adalet” konusuna vurgu yapan Obama’nın konuşmasıyla ilgili olarak Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Amerikalılar icraat görmek istiyor. Obama’nın üç yıllık görev süresinden sonra Başkanları’nın şimdiye dek nelere ulaştığı sorusunu soruyorlar. Ve ilk sırada rekor düzeydeki işsizlikle ağır aksak ilerleyen ekonomik iyileşmeyi görüyorlar. Amerikalılar Obama’nın neden uzun süredir toplum içindeki adaletsizliğe karşı harekete geçmediğini ve neden şimdi içindeki sınıf savaşçısını keşfettiğini soruyorlar. Bu sorulara yanıtı Başkan vermek zorunda. Başkanlık için ikinci şansa sahip olup olmayacağı buna bağlı.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung ise aynı konuyla ilgili yorumunda olaya farklı bir bakış açısı getiriyor:

“Cumhuriyetçiler eski vali Romney’i Başkan adayı olarak seçerlerse, Obama Romney’nin vergi beyannamesini didik didik edecektir. Aynı Romney'nin kendi partisi içindeki rakiplerinin yaptığı gibi. Demokrat Obama Cumhuriyetçileri ‘zenginler için acımasızca lobi çalışması yapmak’la suçlayarak saldıracaktır. Burada soru, bunun Obama’nın kendi ekonomi bilançosundan duyulan hayal kırıklığını unutturup unutturmayacağı.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Beklan Kulaksızoğlu