1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Presseschau

25 Eylül 2009

Alman gazetelerinde, 20'ler Grubu'nun Pittsburgh'daki zirvesi, 64. BM Genel Kurulu ve El Kaide örgütünün Almanya'ya bu pazar günkü seçimlerin ardından terör saldırısı düzenleme tehdidiyle ilgili yorumlar ön planda.

https://p.dw.com/p/JoYU
Fotoğraf: AP

Dresden'de yayımlanan Sächsische Zeitung, önde gelen sanayi ülkeleri ile gelişmekte olan ülkelerden oluşan 20'ler Grubu'nun ABD'nin Pittsburgh kentinde düzenlediği zirveyi yorum sütunlarına taşıyor:

"Pittsburgh'daki politik güçlerin dizginlenemeyen kapitalizmi az da olsa terbiye etmesi, bir başarı olur. Ancak Londra ve New York'taki bankacıların işleri şu sıralar tıkırında gidiyor. Bu nedenle onlara karşı hiçbir şey yapılamaz. Almanya Başbakanı, Pittsburgh'daki zirvede vatandaşların büyük bankalara karşı çok uzun süredir ne hissettiğini çok iyi anlayacak: Güçsüzlüğü."

Hannoversche Allgemeine Zeitung'un aynı konuyla ilgili yorumu ise şöyle:

"G 20 Grubu'nun daha önce Washington ve Londra'da düzenlediği zirveler, dünya ekonomisinin bir kaosa sürüklenmesini engelledi. Dünyayı etkisi altına alan kriz Pittburgh'daki zirvede finans piyasaları için hangi yeni düzenlemeler konusunda karar verilirse verilsin, yeni bir gücün doğmasına vesile oldu. Bu güç, hiçbir ülkenin tek başına var olamayacağı bilgisi ışığında, ortak amaca hizmet eden bir ittifak temeline dayanıyor."

Bugünkü gazetelerde geniş yer bulan bir başka konu ise New York'ta yapılan 64. BM Genel Kurulu. Dresdner Neueste Nachrichten, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad ve Libya lideri Muammer Kaddafi'nin konuşmaları yüzünden gergin geçen ilk günü şöyle değerlendiriyor:

"BM, üyelerinin bu organizasyonu getirdikleri noktadan daha iyi olamaz. Bu bakımdan New York'ta yapılan Genel Kurulu BM'in içinde bulunduğu hale bir ayna tutuyor. ABD Başkanı Barack Obama uluslararası devletler topluluğuna elini uzatıp, işbirliği çağrısında bulunurken, Libya lidere Kaddafi dünya kamuoyunun gözü önünde BM bildirisini ihlal ediyor adeta yırtıyor. İran Cumhurbaşkanı'nın konuşmasına bakılırsa, Obama'nın barış çağrısının olumlu karşılanmadığı görülüyor. Ahmedinecad Kurulu, İsrail'e karşı Yahudi düşmanı sözleri dile getirmek adına kötüye kullandı ve böylece Ortadoğu sorunu konusunda yangına körükle gitmiş oldu."

Almanya'da pazar günü yapılacak genel seçimler öncesinde tartışılan konulardan birisi de El Kaide örgütünün terör saldırısı düzenleme tehdidi. Mainz'da yayımlanan Allgemeine Zeitung, 11 Eylül saldırısından bu yana dünya genelinde güvenlik konusunda değişen anlayışı masaya yatırıyor:

"11 Eylül saldırılarından bu yana dünya, daha önce kimsenin aklına gelmeyen, tahayyül edilemeyen saldırıların günün birinde gerçeğe dönüşebileceğinin farkında. O saldırılardan beri hiçbir şey eskisi gibi değil. Ancak bunun olumlu bir tarafı da var. Dünya genelinde hükümetler bu büyük baskı nedeniyle yeni stratejiler geliştirdi. Güvenlik güçleri kimsenin düşünemediği, aklına getirmediği saldırıları önlemek için, World Trade Center'e düzenlenen saldırılar öncesinden farklı olarak bir standarda kavuştu. Olası saldırılara karşı herkes dikkatli, uyanık olmalı ama paniğe kapılmak kötü olur. Bu nedenle bulvar gazetelerinin korku senaryolarını dile getirmeleri sorumsuzca davranmaktır. Bundan çok daha önemli olan, Almanya Müslümanları Merkez Konseyi'nin üyelerini teröre karşı harekete geçmeye çağırmasıdır. Bu, gerçekten cesur bir davranış."


Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Murat Çelikkafa