1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 2505 Presseschau 2

25 Mayıs 2011

Avrupa basını İspanya'daki protestolar, Libya'daki son durum ve Rusya'da temyiz mahkemesinin, eski işadamı Mikhail Hodorkovski hakkındaki ikinci mahkumiyet kararını onamasıyla ilgili yorumlara ağırlık veriyor.

https://p.dw.com/p/11NoV

Fransa'dan Vosges Matin İspanya'da son haftalarda yapılan protestoları yorumluyor:

"Bu protestoların ilk sıradaki hedefi politik sorumlular. Protestocular politikacıları ülkedeki çoğunluğun kaygılarını dikkate almamak, kabul etmemekle suçluyor. İktidardaki Zapatero başbakanlığındaki Sosyalistler, bunun ilk etkilerini hissetti. Haftasonunda yapılan yerel seçimlerde sert bir biçimde cezalandırıldılar. Ancak vatandaşların eleştirisi sadece onlara değil, bütün politikacılara yönelik. Bu, internetteki sosyal paylaşım ağları sayesinde kendiliğinden ortaya çıkan hareket bizlere kesinlikle Arap baharını hatırlatıyor. Arap ülkelerindeki insanlar artık nihayet demokrasinin zafer kazanması için mücadele ediyorlar. İspanyollar ise protestolarıyla bütün Avrupa'ya, bu demokrasinin nasıl daha fazla sosyal adaletle kendisini gösterebileceği sorusunu soruyor."

Muhafazakâr Fransız Le Figaro gazetesi bugünkü sayısında, NATO'nun Libya'daki operasyonlarını masaya yatırıyor. Gazete Libya'daki gelişmelerden çıkarılması gereken dersleri şöyle özetliyor:

"Libya'daki savaştan belki de çıkarılması gereken en önemli ders şu: Bu savaş ABD'nin hem Avrupa, hem de Amerika'nın stratejik çıkarları açısından önemli saymadığı krizlere karşı koyduğu mesafeyi doğruladı. Amerikan bombardıman uçaklarının savaşın başlamasından 10 gün sonra Libya'dan çekilmesi, uluslararası koalisyonun işlevsellik kabiliyetinin dengesini geçici olarak bozdu. Dünyanın en büyük askeri gücü olmadan, hareket eden hedefleri doğru hesaplayarak yerle bir edebilen avcı uçakları, ikmal uçakları ve istihbarat araçları olmadan bu savaşı yürütmek sadece zor değil, aynı zamanda çok da pahalı."

Gazeteler Yukos şirketinin eski sahibi Mikhail Hodorkovski'nin, şirketinden petrol çalmak ve para aklamak suçlarından aldığı ikinci mahkumiyet kararının onamasına da geniş yer ayırıyor. Moskova'da temyiz mahkemesi Hodorkovski hakkındaki mahkumiyet kararını, hapis cezasını bir yıl düşürerek onadı. Buna göre Hodorkovski 2016 yılına kadar hapiste kalacak. Rusya'dan Moskowski Komsomolez gazetesi bunu şöyle yorumluyor:

"Hodorkovski yaptığı bir konuşmada, kamuoyunu Rusya'daki mahkemelerdeki kanunsuzluk konusunda duyarlı hale getirmeyi istediğini söylemişti. Bu açıklama ikna edici ama ne yazık ki bir anlamı yok. Rusya'da hiç kimsenin dikkati artık bu konuya çekilemez, çünkü kanunsuzluk her yerde var. Milisler arasında, seçimlerde, hastanelerde, gümrük dairesinde ve işyerinde... Hatta Rusya Devlet Başkanı aleni bir biçimde bundan yakınıyor. Bu nedenle Rus mahkemelerinde kanunsuzluğun vuku bulması, sürpriz değil. Eğer mahkemeler kanunlara göre işleseydi, işte o zaman bu bir mucize olurdu."

Bir başka Rus gazetesi Kommersant ise şu satırlara yer veriyor:

"Bundan bir hafta önce Kremlin lideri Dimitri Medvedev, kamuoyuna Mikhail Hodorkovski'nin artık serbest bırakılması halinde, Rus toplumu için bir tehlike oluşturmadığını açıkladı. Bu açıklama, sadece Hodorkovski'nin avukatlarını umutlandırmadı. Ancak mucize gerçeklemedi. Moskova'daki temyiz mahkemesi kararını verirken, Devlet Başkanı'nın ifadelerini hatırlamadı ve Hodorkovski'nin cezasını sadece bir yıl düşürdü. Gerçi bu kez bütün dava süreci Aralık ayındaki davadan daha iyi organize edilmiş görünüyordu. Ancak savunma açısından, verilen karar sadece göz boyamadan ibaret."

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Hülya Topçu


Editör: Beklan Kulaksızoğlu