1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

24 Eylül 2012

Balyoz davası, Belarus seçimleri ve Çin-Japonya ilişkilerindeki gerginlik Avrupa basınında yer alan konular.

https://p.dw.com/p/16DGN
Die Titel verschiedener europäischer Tageszeitungen, aufgenommen am 7.11.2002. Die Zeitungsverlage im In- und Ausland sind fast ausnahmslos durch die sinkenden Werbeausgaben der Wirtschaft und dem damit verbundenen Rückgang auf dem Anzeigenmarkt gebeutelt. Sie müssen Mitarbeiter entlassen und andere Sparmaßnahmen vornehmen.
Symbolbild internationale Presseschau PresseFotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Avusturya'da yayımlanan Der Standard gazetesi Türkiye'deki Balyoz davasında bazı yüksek rütbeli komutanların hapis cezasına çarptırılmasını yorumluyor:

“Muhafazakâr – İslami hükümet partisi ve lideri Tayyip Erdoğan'ın muhalifleri ‘Darbe darbeyi doğurur!' diyorlar. Yüksek rütbeli ordu mensupları ile komutanların ilk kez toplu hüküm giymesinin, Başbakan'ın Cumhuriyeti yeniden yapılandırmasının önünü açacağı söyleniyor. Yani cumhuriyetçi – laik bir devletten ve onun koruyucuları olduklarını söyleyenlerden uzaklaşıp, imamların hükmettiği kapalı din devletini kurmak. Oysa Erdoğan son on yıldır seçimleri kazanıyor ve partisi iktidarda, ama İslami devrim hâlâ görünürde yok.”

İspanyol gazetesi El País aynı konuda şu satırlara yer veriyor:

“Türk Silahlı Kuvvetleri'nin üst düzey komutanlarına hapis cezası verilmesi Recep Tayyip Erdoğan'ın pozisyonunu güçlendiriyor. Başbakan göreve geldiğinden bu yana Silahlı Kuvvetleri sivil yönetimin idaresi altına almayı kendine görev bildi. Türkiye NATO'da ABD'den sonra ikinci büyük orduya sahip. Silahlı Kuvvetler, bölgenin lideri olma tezinin savunulması açısından ciddi öneme sahip. Komutanların hapis cezasına mahkûm edilmesi hükümet ile ordu arasındaki iletişimi zedeleyebilir. Üstelik geri planda Kürt sorununun derinleştiği ve komşu Suriye'de iç savaşın arttığı bir dönemde.”

Lüksemburg'da yayımlanan Luxemburger Wort gazetesi Belarus'ta yapılan parlamento seçimlerini değerlendiriyor:

“Belarus'ta zaman adeta durdu. Demir Perde'nin yıkılmasının üzerinden 23 yıl geçti. Bu süre içersinde Avrupa ve dünyanın diğer bölgeleri köklü değişiklikler gerçekleştirirken, bu ülkeyi 18 yıldır Lukaşenko yönetiyor. Daha doğrusu hüküm sürüyor! Avrupalı diktatör ustaca, Batı Avrupa ile Rusya arasındaki siyasi gerginliği kendi hükümdarlığını sağlamlaştırmada kullanıyor. Belarus bu kıtanın ‘Kuzey Kore'si. Dün yapılan seçimler sadece mecburiyetten yapılmış gülünç bir egzersizden başka bir şey değildi. Bunun bedelini vatandaşları ödüyor: Ülke ekonomisi yoksul ve siyasi arena bir mezarlık kadar sessiz.”

Danimarka'da yayımlanan Jyllands Posten gazetesi yorumunda, birkaç ada yüzünden Çin ile Japonya arasında devam eden gerginliğin küresel ekonomiye etkileri olabileceği yönünde uyarıyor:

“Akılcı ticari ilişkileri ne Çin ne de Japonya zedelemek istiyor. Hele birkaç ada yüzünden askeri çatışma riskine girmeyi hiç istemezler. Ama ilişkilerin zedelenmesini engellemek istiyorlarsa milli duygularını tatmin etmekten vazgeçmeliler. Zaten bu konu gündemi uzun süredir gereksiz yere meşgul ediyor. Siyasi bir krizin patlak vermesi Çin'in de, Japonya'nın da işine gelmez. Böyle bir durum ekonomileri birbirine bağımlı olan iki ülkenin halkına zarar vermekle kalmaz, küresel ekonomiyi de etkiler.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Deniz Eğilmez

Editör: Ahmet Günaltay