1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

24.06.2011 - Avrupa basınından özetler

24 Haziran 2011

ABD’nin Afganistan’dan çekilme kararının altında yatan gerekçeler, AB’nin Brüksel’deki yarıyıl zirvesinde Yunanistan’a gönderdiği mesaj ve Hollanda’daki Wilders tartışması Avrupa basınında yer alan konular.

https://p.dw.com/p/11irJ

Fransız gazetesi Le Monde, ABD Başkanı Barack Obama’nın açıkladığı Afganistan’dan çekilme planını yorumluyor:

“Obama, bu plan sayesinde içteki muhaliflerinin elinden önemli bir koz alarak yeniden Başkan seçilme yolunda avantaj elde etmeyi amaçlıyor. Afganistan savaşı, bin 500 Amerikan askerinin canına mâl olurken, Amerikalıların bu savaşa desteği de her geçen gün azalıyor. Bu, Obama’nın selefi George Bush’un savaşıydı. Ancak Washington yönetiminin 2009 yılında Afganistan’a takviye birlik göndermesiyle Obama’nın savaşı olarak anılmaya başladı. Bu izlenimin yok edilmesi gerekiyordu ve Usame Bin Ladin’in öldürülmesiyle bu bir ölçüde başarıldı. Ancak Obama konuşmasında, Afganistan’ın geleceğine dair önemli soruların hiçbirine yanıt vermedi. Taliban’la diyalog süreci ve Afgan güçlerinin ülke kontrolünü devralmaya hazır olup olmadıkları gibi konular havada asılı kaldı.”

Sol liberal İtalyan gazetesi La Repubblica da ABD’nin Afganistan stratejisini değerlendiriyor, "savaşın bitmediği, sadece Amerika’nın yorgun olduğu" değerlendirmesini yapıyor. Yorum şöyle:

“Siyasilerin, Barack Obama’nın konuşmasına gösterdiği tepkiler tam da beklenildiği gibi oldu. Cumhuriyetçilerin şahin kanadından John McCain, Afganistan’dan çıkışın çok erken olduğu eleştirisinde bulundu. Demokratlardan Nancy Pelosi ise Amerikan birliklerinin Afganistan’dan hızlı bir şekilde çıkması için Kongre’deki savaşı sürdürecekleri güvencesini verdi. Obama’nın yeni Afganistan stratejisini açıkladığı konuşması bir devrin sonu oldu. Obama'nın konuşmasının asıl konusu ve mevcut havayla ilgili en dobra yorum ise Washington Post'tan geldi: Biten savaş değil, biziz.

İspanyol ekonomi gazetesi Expansion ise iflasın eşiğindeki Yunanistan’a mali yardımlarla ilgili yürütülen müzakereleri konu alıyor…

“Yunanistan, AB’nin istikrarı ve ortak para birimi Euro’nun geleceği önündeki en önemli tehlike haline geldi. Başta Almanya Başbakanı Merkel olmak üzere AB liderleri, Yunanistan’ın yükümlülüklerini yerine getirmede kararlılık göstermesi karşılığında Atina'ya yardım eli uzatmaya hazır. Ancak Yunanistan'ın muhalefet lideri Antonis Samaras, AB ve Uluslararası Para Fonu IMF'nin taleplerini kabul etmeye niyetli değil. AB'nin kesinlikle pes etmemesi gerekiyor. Aksi takdirde, emsal teşkil edecek ve gelecekte kendisine pahalıya mal olacak bir duruma düşer. Avrupa, Yunanistan'a cömert davranabilir. Ancak sadece Yunan siyasiler de üstlerine düşeni yaparsa…”

Hollanda'dan Volkskrant gazetesi, aşırı sağcı politikacı Geert Wilders'in beraat kararını yorumluyor. İslam karşıtı söylemleriyle tanınan aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nden Wilders, yine İslam karşıtı “Fitne” adlı filmiyle tartışmalara neden olmuştu. Gazete, toplumun bir kesimine hakaret ederek, toplum içinde düşmanlık duygularına sebebiyet vermek suçundan yargılanan Geert Wilders'in beraat etmesiyle ilgili şu yorumu yapıyor:

“Geert Wilders, salt hukukî açıdan bakıldığında nefret ve şiddete tahrik etmemiş olabilir. Ancak mecliste yaptığı konuşmada Müslüman seçmenleri “büyükbaş hayvan sürüsü” diye nitelendirmesi ya da televizyonda, ‘birkaç milyon Müslüman'ın Avrupa'dan sınırdışı edilmesi gerektiğini’ söylemesi, bir halk grubunun itibarını tümüyle zedeleyip onu dışlar nitelikte. Wilders, Hollanda'da siyasi tartışmanın ipek eldivenlerle değil, sert bir şekilde yapılması gerektiğini söylerken son derece haklı. Ne var ki bu, gereksiz yere kırıcı olmayı gerektirmiyor. Siyasi tartışmaların argümanlarla yürütülmesi gerekir. Bunun için doğru yer ise mahkeme salonu değil, meclistir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Gezal Acer

Editör: Murat Çelikkafa