1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

24.03.2005 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu24 Mart 2005
https://p.dw.com/p/AbrB

Alman ve Avrupa basınından bugün seçtiğimiz yorumlarda Brüksel’deki AB liderler zirvesi, Kırgızistan’daki gelişmeler ve Almanya’da devletin banka hesapları ile ilgili verilere erişimi konusunda planlanan yasa ile ilgili tartışmalar öne çıkıyor.

Avrupa çapında hizmet sektörüne getirilmek istenen düzenlemeler ile ilgili tartışmalar Brüksel’deki AB liderler zirvesine damgasını vurdu. Saarbrücker Zeitung gazetesinde yer alan yorum şöyle:

“Hizmet özgürlüğü 1957’den bu yana AB’nin yazılı temel özgürlükleri arasında yer alıyor. Hizmet sektörü 48 yıldır bu özgürlüğü kullanabilmek ve hukuku arkasına alarak güven hissi içinde sınırlar ötesi faaliyette bulunabilmeyi bekliyor. Avrupa Komisyonu planlanan düzenlemeyle aslında sadece anlaşmaların koruyucusu olarak görevini yerine getiriyor. Düzenlemeyle hizmet sektörü girişimcileri yurtdışındaki faaliyetleri için kapı kapı dolaşmak yerine bir tek makama başvuracak, izin alma süreci kolaylaştırılacak ve yerleşim önündeki kısıtlamalar kaldırılacak.”

Volksstimme gazetesi ise artan işsizlik döneminde böyle bir düzenlemenin zengin ülkelere yığılma yaşanmasına ve sosyal dampinge yol açacağı endişesini dile getiriyor:

“Birleşik bir Avrupa düşüncesi sosyal asgari standartları da kapsar. Ancak bu konu milli devletlerin konusu olarak kalmaya devam ettiği sürece Avrupa hizmet sektörü düzenlemesi, refah düzeyi daha yüksek olan ülkelerde sosyal damping ve sert protestolara yol açacaktır. Korkutucu işsizlik rakamları gözönüne alındığında pazarlar insanları dikkate almadan açılamaz.”

Saechsische Zeitung gazetesi ise yorumunda Kırgızistan’da tırmanan muhalif hareketi konu alıyor:

“Kırgızistan Devlet Başkanı Askar Akayev, ülkesinde yaşanan olayları bilindik bir şablon üzerinde görmek istiyor. Dış güçler bilindik yollarla ülkede istikrarı bozmak ve ülkeyi şimdiye kadar izlenen başarılı yoldan çıkarmak için iş başında. Akayev bu iddiasına şimdiye kadar fazla kanıt gösterebilmiş değil, ama bu şablon konusunda tam haksız da sayılmaz. Ama şablonu onun kastettiğinden farklı bir şekilde görürsek. Gürcistan, Ermenistan, Ukrayna gibi eski Sovyet cumhuriyetlerindeki benzer gelişmelerin aslında tek bir nedeni var ve bu nedenler aynı. Bu nedeni görmek Akayev’in işine gelmiyor tabii ki. Bu ülkelerdeki yöneticiler kendilerini çok fazla güvende hissetti ve kendilerinin ya da kendi seçtikleri kişilerin yönetime gelmesi için eski Sovyet stiliyle seçimlere hile karıştırma yoluna başvurdular. Ancak vatandaşları arasında artan demokrasi bilincini hafife aldılar.”

Alman Anayasa Mahkemesi’nin dün verdiği bir karar, Almanya’da devletin banka hesapları ile ilgili verilere erişimi konusundaki tartışmaları alevlendirdi. Hükümetin vergi kaçakçılığına karşı çıkarmayı planladığı 1 Nisan’da yürürlüğe girecek ’Dürüst vergi ödemeyi teşvik’ yasasına karşı açılan dava Anayasa Mahkemesi’nde reddedildi. Ancak uygulamanın anayasaya aykırılığı konusunda açılan davada henüz karar verilmedi ve kararın çıkmasının aylar alacağı belirtiliyor. Devlet, 1 Nisan’da yürürlüğe girecek yasayla banka hesap sahipleri ile ilgili ad, adres, doğum tarihi gibi verileri sorabilecek, ancak hesap bakiyesi ya da para akışı ile ilgili veriler özel kalmaya devam edecek. Alman basını bu konuda ikiye bölünmüş durumda. Haberi manşetten veren Süddeutsche Zeitung’un konu ile ilgili yorumunda şu satırlar yer alıyor:

“Banka verilerinin kontrolünün önünde anayasal endişeler bulunduğunu hükümet de sonunda anlamış görünüyor. Maliye Bakanlığı birkaç gün önce vergi dairelerine gönderdiği yazıda verilerle ilgili soruların kısıtlı tutulmasına önem verilmesini, bilgi talebinin gerekçelere dayandırılmasını, hesap sahibine bilgi verilmesini istedi. Anayasa Mahkemesi kararında hükümetin bu düzeltmeleri rol oynadı, yargıçlar bunu karar gerekçesinde de belirtti. Yasanın anayasaya aykırılığı konusundaki dava sonuçlanana kadar geçecek zamanı hükümet iyi değerlendirmeli ve bu düzeltmeleri yasaya da geçirmelidir. Maliye Bakanlığı’nın vergi dairelerine gönderdiği yazı, tartışmalı bir yasanın anayasaya uygunluğu için yeterli değil.”

Stuttgarter Zeitung’un yorumunda ise yasanın anayasaya uygunluğu konusunda kararın henüz verilmediği hatırlatılarak, “Yargıçlar sadece yasayı tümden iptal etmekten kaçındı. Aksi yönde karar verselerdi bu vaktinden önce verilmiş bir karar olurdu” diyor.

Die Welt gazetesinin yorumunda ise daha kötümser bir yaklaşım sergileniyor:

“1 Nisan’dan itibaren Almanya’da banka hesap verileri gizliliği, boş bir laftan ibaret olacak. Federal Anayasa Mahkemesi banka hesaplarına erişimin genişletilmesi planlarını durdurmak için neden görmedi. Bu sadece vergi kaçakçıları için değil, aynı zamanda kendisi ile ilgili bilgiler konusunda söz sahibi olma hakkına inanan tüm vatandaşlar için de korkunç bir haber...”