23.09.2009 - Avrupa basınından özetler

Süresi 2012 yılında dolan Kyoto Protokolü’nün yerini alacak yeni bir antlaşmanın Aralık ayında Kopenhag’da yapılacak zirvede imzalanması hedefleniyor. Ancak ülkeler arasında karbondioksit salınımının azaltılması konusunda yoğun pazarlıklar sürerken Aralık ayına kadar uzlaşma sağlanamaması ihtimali üzerinde de duruluyor.

İtalyan Corriere della Sera gazetesinin yorumu şöyle:

“Barack Obama dünyanın dört bir yanından yüz liderin önünde, küresel ısınmayla mücadelede üzerlerine düşeni yapacakları güvencesini verdi, aksi takdirde gelecek nesillerin önlenemez bir felaketle karşı karşıya kalacağını söyledi. Ancak Amerikan Başkanı, uyulmaması durumunda uluslararası alanda yaptırımları olabilecek somut ve kesin sözler vermekten kaçındı. Amerikan siyasetinde sağlık reformu konusunda tarihi tartışmalar yaşanan ve Amerikan Senatosu'nda iklim önlemleri için yeterli çoğunluğun bulunmadığı bir dönemde Obama, dünyaya vereceği sözleri yerine getirmekte zorlanacaktır.”

Fransız Le Figaro gazetesi de ABD’deki iç siyasi duruma dikkat çekiyor:

“Kopenhag zirvesine üç ay kala baskı artıyor. Başkan Barack Obama’nın uyandırdığı beklentilere rağmen ABD yine de yeni bir iklim antlaşması önündeki en büyük engel olabilir. Nedeni ise basit. Amerikan Senatosu, karbondioksit salınımının azaltılması ile ilgili yasanın çıkarılmasını acil görmüyor. Yasa Temsilciler Meclisi’nden onay almıştı. Kongre’de ise Cumhuriyetçiler’in çoğunluğu yasaya karşı, Demokratlar ise kendi aralarında bölünmüş durumda. Kongre’den onay çıkmadan Obama’nın Kopenhag’da yapabileceği fazla bir şey yok.”

Luxemburger Wort gazetesi ise iklim politikalarında Çin yönetiminin tutumunu konu alıyor:

“Atmosfere en fazla karbondioksit salan iki ülke ABD ve Çin’in liderleri, BM önünde yaptıkları konuşmada Aralık ayındaki Kopenhag zirvesinde siyasi bir atılım yapma isteğini dile getirdi. Çin Devlet Başkanı Hu Jintao, yenilenebilir enerjilerin yaygınlaştırılması ve çevreci teknolojilerin teşvikine ağırlık verdiklerini açıkladı. Çin böylece AB ve Güney Kore’nin bu yöndeki girişimleri yanında yerini almış oldu. Bu açıdan bakıldığında gerilerde kalan Amerikan sanayisinin Washington'dan acilen net sinyallere ihtiyacı var. Amerikan Senatosu iklim paketini onaylamayı ne kadar geciktirirse, Washington yönetiminin korumacı önlemlere başvurma olasılığı da o kadar artar. Bu da tüm dünya konjonktürüne zarar verir. Bu nedenle hem AB hem de Çin’in, Kopenhag’da iddialı ve mümkün olduğunca bağlayıcı hedefler talep etmesi gerek.”

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Köylü