1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

23.03.2007 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Cem Sey23 Mart 2007

Bugünkü Alman gazetelerinin yorum sayfalarında öne çıkan konular şöyle: Alman bir yargıcın, kocasından dayak yediği için boşanma davası açan Faslı bir kadının başvurusunu, kararını Kuran’a dayandırarak reddetmesi. Beyaz Saray’ın Avrupa’ya kurmak istediği füze savunma sistemi ve AB'nin 50. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle yayımlanacak Berlin Deklarasyonu.

https://p.dw.com/p/Abiv

Bir Alman kadın yargıcın, Müslüman bir çiftin boşanma davasının karar gerekçesine, Kuran’ın erkeklere karılarını cezalandırma hakkı tanıdığını yazması Almanya’da ciddi yankı yaptı ve büyük tepki toplamaya devam ediyor. Muhafazakar Frankfurter Allgemeine Zeitung, kararın her kesimde farklı tepkilere yolaçtığını belirtiyor: “Gerçekten Almanya’da, hatalı hassasiyetler gösterilerek, hukukumuzun tek meşru zeminini kaybetmesi tehlikesi var. Ama çokkültürlülüğün her yere yayılıp da, hukuka hiç bulaşmaması bir sürpriz olurdu.”

Bulvar gazetesi Bild de, Alman yasalarının, insancıl bir hukuk sistemi kurmak isteyen birçok ülke için örnek olduğunu yazıyor ve şöyle devam ediyor: “Bunlar iyi yasalar. Alman vatandaşları, bu yasalara uygun şekilde akıllıca yargı ve kararlar bekliyor. Hristiyan demokrat milletvekili Bosbach’ın uyardığı gibi, ‘alttan alta kendi hukuk ve değer anlayışımızdan vazgeçmemizi’ değil. Uygulanan ve hissedilen hukuk devamlı birbirinden uzaklaşmamalıdır, yoksa ortak yaşamımızın en önemli temellerinden biri çöker. ‘Halk adına’ lafının içi boşaltılmamalıdır!”

Berliner Zeitung ise bundan 40 yıl önce Alman Yargıtayı’nın verdiği ve bugün çok çağ dışı kabul edilen bir kararı hatırlatarak, şu yorumu yapıyor: “Kuran’da bir erkeğin karısını dövebileceğinin yazdığına işaret ederek evli bir çifti erken boşamayı reddeden Frankfurtlu aile mahkemesi yargıcı, özel hukukun da Anayasa’nın değerler bütününe tabi olduğunu kavramamış. Ama bu değerler bütününün ne olduğunu biz de, Alman Yargıtayı da ancak onlarca yıl içinde öğrendi.”

Frankfurter Rundschau gazetesi, ABD’nin Avrupa’ya kurmak istediği ve hakkındaki tartışmaların durulmak bilmediği füze savunma sistemini ele alıyor bir kez daha: “Şimdi bu tartışma bir süre daha devam edebilir. Çünkü uzmanların çoğunluğu, şimdilik İran’ın elinde kitle imha silahlarını Amerika Birleşik Devletleri’ne ya da Avrupa’ya taşıyabilecek füzeler olmadığını öne sürüyor. Amerikan savunma sisteminin denenmesi de aynı şekilde daha ciddi bir başarı getirmedi. Fakat ABD Başkanı George W. Bush baskı yapıyor. Avrupa’nın yıl sonuna kadar füzeleri konuşlandırma kararı almasını istiyor. O zaman Almanya Başbakanı Angela Merkel için de süre doluyor. Alman Başbakan, dışişleri bakanı ile birlikte bu konuyu tartışma talebinin ardına saklanabilir. Ama bir karara hayır demesi gerekir – ya da evet.”

Münih’te yayımlanan sol liberal eğilimli Süddeutsche Zeitung bugün yer verdiği bir yorumda, Avrupa Birliği’nin 50. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle yayımlanması beklenen Berlin Deklarasyonu’nu değerlendiriyor. Bu deklarasyonun Avrupa’nın reformu konusunda devam eden tartışmalarda önemli bir adım olacağını savunan gazete, şu görüşleri savunuyor: “Berlin Deklarasyonu’nun sorumluluğunu tek başına üstlenerek Merkel büyük riske giriyor. Eğer bildirge çok yumuşak olursa, kendisi de zayıflayacak. O zaman anayasa süreci tamamen başarısız olabilir. Ama Merkel buna rağmen doğru olanı yapıyor. Ancak risk üstlenen bir Başbakan sonuç alabilir.”