1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

18 Aralık 2013

Alman basınının ağırlıklı yorum konusu Angela Merkel'in dün yemin ederek üçüncü başbakanlık dönemine başlaması.

https://p.dw.com/p/1Abkf
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Münchner Merkur gazetesi konu ile ilgili yorumunda federal hükümette Sosyal Demokratlarla koalisyon kuran Hristiyan Demokratların Hessen eyaletinde Yeşillerle koalisyona gitmesine dikkat çekiyor:

“Sosyal Demokrat Parti’nin kutlama haftaları geride kaldı, en azından şimdilik. Başbakan sabırla bekledi. Dün nihayet onun günüydü. Merkel de kendi tarzında bu günü yaşadı. Sosyal Demokratlar en iyi hasımlarını başbakan seçmeden önce sabah haberlerinde Hessen eyaletinde Hristiyan Demokrat Birlik ile Yeşiller’in koalisyon yaptığını öğreneceklerdi. Merkel böylece yeni ortaklarının önümüzdeki yıllarda Berlin’deki koalisyonda kalması için gerekli önlemleri almış oldu. Sosyal Demokrat Parti’nin üye oylaması varsa Başbakan’ın da Yeşiller’i var. Eğer SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel ve ortakları acımasız tabanı gösterip taleplerine razı etmek isteyecek olurlarsa, Merkel de istediği zaman yedek koalisyon ortağı kozunu oynayabilir.”

Stuttgarter Zeitung üçüncü kez başbakan seçilen Angela Merkel’in yönetim tarzının olumlu ve olumsuz yanlarını ele alan bir yoruma yer veriyor:

“Angela Merkel her tür iç kutuplaşmanın önüne geçiyor, dış koşullara tepki vermeyi tercih ediyor, yönetmekten çok bir yatıştırıcılık görevini üstleniyor. Bu da ülkeye hiç zarar vermiyor. Almanya neredeyse yara almadan malî ve ekonomik krizden geçmeyi başardı. Buraya kadar her şey yolunda sayılabilirdi. Ama bir de içinde bulunulan ana odaklı hareket tarzı, dönüşüm konusundaki irade eksikliği ve modernleşme isteksizliğinin acısının birkaç yıl içinde çıkacağı yönünde gittikçe artan tereddüt olmasaydı…”

Bonn’da yayımlanan General-Anzeiger gazetesi yorumunda Angela Merkel’in başbakanlık görevinde uzun süre kalmak istemesinin pek hayırlı olmayacağı uyarısında bulunuyor:

“Önümüzdeki tam dört yıl Angela Merkel’in üçüncü görev dönemi mi olacak? Dün büyük koalisyon çoğunluğuyla seçilen başbakanın hiç kuşkusuz fiziksel iş görme yeteneği ve duygusal bağlılık bakımından bir eksiği yok. Ne var ki dış politikada hiç kuşkusuz tarihî bir şahsiyet olan Helmut Kohl’ün 1998 yılında beşinci kez başbakanlığa aday olma ısrarıyla Hristiyan Demokrat Birlik ve kendisini nasıl bir çıkmaza sürüklediğini bizzat yakından yaşadı. Uzun süre başbakan olmak bir süre sonra bıktırıcı, medya açısından aracılık edilmesi zor bir hal alıyor ve yaptırım gücünü kaybetmek anlamına geliyor.”

Münster’de yayımlanan Westfälische Nachrichten gazetesi kurulan koalisyon hükümetine ilişkin olumsuz bir öngörüde bulunuyor:

“Angela Merkel’in başbakan seçilirken Büyük Koalisyon’u oluşturan partilerin milletvekili sayısından 42 oy eksik almış olmasını abartmadan yorumlamak gerekirse, şunları söylemek mümkün: Merkel yönetimindeki önceki hükümetlerden farklı olarak bu kez daha ilk günden bu ittifakın gerçekten dört yıl dayanıp dayanamayacağı sorusu beliriyor. Bunun sebebi başbakanın eksik oy alması değil ortada büyük ortak bir fikrin, bir projenin olmaması. Bu koalisyon ortak üst başlıklarda toplanmış bir koalisyon. Bu üst başlıkların ağırlıklı çoğunluğu SPD’nin genel merkezinde hazırlandı ve hayata geçirilmeleri için kendilerine onaylatılan SPD tabanı da güvensizlik beslemeye devam edecek. Şimdiden kesin olan bir şey varsa o da bu koalisyonun çatırdayan bir koalisyon olacağı.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ercan Coşkun

Editör: Ahmet. Günaltay