1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.12.2008 - Alman basınından özetler

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu 18 Aralık 2008

Amerikan merkez bankası FED’in faiz indirimi ve OPEC’in üretimi kısma kararı ile Almanya’da dış istihbarat servisinin Bağdat’taki faaliyetleri konusundaki tartışmalar bugünkü Alman basınında geniş yer alıyor.

https://p.dw.com/p/GIOW
Fotoğraf: dpa

Dresdner Neueste Nachrichten gazetesi OPEC’in üretimi kısma kararını şöyle değerlendiriyor:

“Kriz dönemlerinde en azından bir günah keçisi bulunması ne güzel. Düşen petrol fiyatları özel tüketim üzerindeki yükün biraz hafiflemesine neden oldu. Ama bu durum hemen tersine dönebilir. Bunun orta ve uzun vadede OPEC’in fiyat politikasıyla bir ilgisi yok. Önümüzdeki dönemde yaşanacak fiyat artışlarının asıl nedeni, talepte uzun vadeli artış ile azalan arz arasındaki çelişki. Ucuz petrol konjonktüre artık olumlu etki edemez. OPEC’i günah keçisi diye etiketleyenler, ekonominin sadece sınırlı hammadde ve yenilenebilir enerjinin etkin kullanımıyla canlandırılabileceği gerçeğini görmüyor.”

Frankfurter Allgemeine gazetesi ise Amerikan merkez bankası FED’in radikal faiz indirimini konu alıyor:

“Amerikan merkez bankası para politikalarında bilinmeyen bir zeminde hareket ediyor. Faiz oranının sıfıra düşürülmesiyle faiz politikalarının sonuna gelindi. Ama merkez bankasının para politikalarında kullanabileceği araçlar tükenmedi.”

Münchner Merkur’un yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

“Amerikan konjonktür politikasının bu kez sınırlarına dayandığı doğru olabilir. Buna karşılık Avrupa, özellikle de Almanya daha fazla şey yapmak için tüm fırsatlara sahip. Kamu kuruluşlarının bütçelerinde hala hareket alanı var, enflasyon artık sözkonusu değil ve tüketiciler uzun bir aradan sonra para harcamaya hazır. Sadece siyaset ve merkez bankası kararsız, tereddütte. Dünya konjonktürünün yeniden canlanmasını, Almanya ve Avrupa’nın ihracatının yeniden artmaya başlamasını beklemek bu kez ölümcül bir hata olur.”

Kölner Stadt-Anzeiger doların hızla değer kaybedip Euro’nun pahalanacağını, bunun da zaten zor durumdaki Alman ihracatını olumsuz etkileyeceğini belirtiyor:

“İşte bu nedenle Avrupa Merkez Bankası hemen harekete geçmek zorunda. Ocak ya da Mart’ta faiz oranlarını çeyrek puancık düşürmek için düşünecek zaman yok. Faiz politikalarıyla ilgili kararların etkisini göstermesi için genelde altı ay geçmesi gerektiği bilinir. Avrupa faizleri bu nedenle derhal uygun bir şekilde düşürülmeli.”

Düsseldorf’ta yayımlanan Westdeutsche Zeitung’un yorumu ise şöyle:

“Uzmanlar haklı olarak dünya çapında deflasyon tehlikesinden korkuyor. Ekonomik üretimin düşmesiyle fiyatlar da düşecek. Yakıt ya da gıda için daha az ödemek tüketicinin kulağına hoş gelebilir. Ama malları, mülkleri değer kaybetmeye devam ettiğinde spiral aşağı doğru dönecek. Özel haneler, şirketler ve özellikle de bankalar paralarının üzerinde oturacak, ekonomi donacak. Bu felaket senaryosunu önlemek için radikal önlemler kaçınılmazdı. Amerikan merkez bankasının bu tarihi adımının bir garantisi yok. Ama daha kötüsünün önlenebileceği ve belki de önümüzdeki yıl tünelin ucundaki ışığın görülebileceği yönünde umut veriyor.”

Berliner Zeitung ise Alman dış istihbarat teşkilatı BND’nin Irak savaşı döneminde Bağdat’taki faaliyetleri ile ilgili tartışmaları ele alıyor. Dışişleri Bakanı Frank Walter-Steinmeier dönemin başbakanlık müsteşarı olarak bugün meclis komisyonuna ifade verecek. Gazetenin yorumu şöyle:

“Steinmeier’in, bir inanılırlık sorunu yaşamaktan kurtulabilmek için şunu düşünebilmesi gerekirdi: Ajanların faaliyetlerinin kamuoyuna yansıdığı 2006 yılında, BND görevinin tüm nedenlerinin, ajanların faaliyetlerinin ve dönemin federal hükümetinin görevden çıkardığı tüm sonuçların açıklığa kavuşturulması. Amerikalılar ile ilişkilerde bir kırılma daha yaşamamak için Bağdat’taki görevin gerekli olduğu açık bir şekilde kamuoyuna anlatılmalıydı.”

Son olarak Bavyera’daki Passau kentinde Emniyet Müdürü’nün Neonaziler’in bıçaklı saldırısına uğramasının ardından aşırı sağcı Nasyonaldemokrat Parti’nin kapatılması tartışmalarını konu alacağız. İlk kapatma girişimi, kanıt olarak parti içine sızdırılmış ajanların sunduğu malzemenin kullanılması nedeniyle Anayasa Mahkemesi’nden geri dönmüştü. Süddeutsche Zeitung’un yorumu şöyle:

“Neonazi çevrelerinde bulunan Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın bu kadar bağlantı adamı ne yapıyor? Sadece bu yıl Saksonya, Berlin ve Brandenburg’da işlenen beş cinayete, Münih sinagoguna beş yıl önce bombalı saldırı girişimine, İnternet’teki öfke saçan makalelere, Bavyera kırsalındaki Neonazi yürüyüşlerine rağmen, güvenlik makamları Neonazi şiddeti gökten zembille inmiş gibi yapıyor.”