1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.10.2010 - Alman basınından özetler

18 Ekim 2010

Bugünkü Alman gazetelerinde Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un Türkiye ziyareti ile Almanya'da göçmenlerin uyumu tartışmaları ile ilgili yorumlar ağırlıkta.

https://p.dw.com/p/PgVC

Rheinische Post Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un beş günlük Türkiye ziyaretini yorum sütunlarına taşıyor:

"Wulff'un Türkiye ziyareti zor olacak. Bu ziyarette sorun, Wulff'un İslâm'ın Almanya'nın bir parçası olduğu yönündeki sözlerini memnuniyetle karşılayan Türkiye değil. Sorun, Cumhurbaşkanı'nın sözlerini giderek sertleşen göç tartışmaları ışığında tartıp biçen Alman halkı ve lider politikacıların bir bölümü. Cumhurbaşkanının ziyaretinde günlük siyaset yapmayacağı gözönünde bulundurulursa, onun ziyaretinin politik tarafı, buradaki göç tartışmalarına yeni malzeme oluşturmasını umud edenler tarafından yakından izlenecektir. Ancak Cumhurbaşkanının makamına saygı gösterilmesi, bu kişinin değerlendirilmesi konusunda temkinli, dikkatli olunmasını gerektiriyor. Bunu dikkate almayanlar, bu makama ve Cumhurbaşkanına zarar vermiş olur. Bir Alman dergisi başlığında, Wulff'u 'Türklerin Cumhurbaşkanı' diye tanımlıyor ve onun Türkiye'nin çıkarlarını gözetmesini öneriyor. Bu komik olmadığı gibi aynı zamanda makamın onurunu zedeliyor, iç huzura da zarar veriyor. Wulff bütün Almanların çıkarlarını gözeten, onları temsil eden bir Cumhurbaşkanı. Wulff Ankara'nın Almanya'ya uzanan kolu değil."

Rhein-Zeitung ise Almanya'da haftalardır gündemden düşmeyen göçmenlerin uyumu tartışmalarını ele alıyor. Yorum şöyle:

"Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Almanya'da yaşayan Türklere Almanca öğrenmeleri, hem de aksansız ve akıcı bir biçimde Almanca öğrenmeleri çağrısında bulundu. Bunun yanı sıra Mesut Özil'in Alman Milli Futbol Takımı'nı tercih etme kararını da desteklediğini söyledi. Almanya, Türkiye'den böylesine bir mesajın gelmesini uzun süredir bekliyordu. Gül'ün açıklaması, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iki buçuk yıl önce Kölnarena'daki açıklamalarından çok farklı. Erdoğan o zaman Türkleri asimile olmamaları konusunda uyarmış ve onlardan Türkçeyi ihmal etmemelerini istemişti. Erdoğan sanki paralel yaşayan bir toplumun başbakanı gibi konuşmuştu. Uyum için gerekli isteğe, arzuya sadece Almanlar değil, göçmenler de açık olmalı. Nokta."

Saarbrücker Zeitung, Almanya'da çok kültürlülüğün başarısız olduğunu açıklayan Başbakan Angela Merkel'in sözlerini daha önceki açıklamalarıyla karşılaştırıyor ve Başbakan'ı eleştiriyor:

"Başbakana göre çok kültürlülük başarısız oldu, ama aynı zamanda uyum konusu Almanya'nın geleceğinde anahtar rolü oynayan önemli bir konu. Sarrazin'e karşı çıkan ve İslâm'ın Almanya'nın bir parçası olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Wulff'a destek çıktı. Kısa bir süre önce ise Almanya'ya göçün durdurulmasını isteyen Hrıstiyan Sosyal Birlik lideri Horst Seehofer'in sözlerini anlayışla karşıladı. Ve Merkel şimdi de Mesut Özil'i uyumun başarılı bir örneği diye nitelendiriyor. Başbakan'ın açıklamaları fasa fiso."

Mannheimer Morgen'un aynı konuyla ilgili yorumu şöyle:

"Ekonomi dünyası, işletmelerin ne kadar kalifiye elemana ihtiyaç duyduğuna anlamlı biçimde işaret ediyor. Elbette öncelikle açıkta olan kadrolara Almanların yerleştirilmesine çalışılmalı. Çalışma Bakanı von der Leyen ile Eğitim Bakanı Schavan göç konusunda iyi bir yol izlenmesini öneriyor: Sadece Almanya'nın işine yarayacak göçmenler aranmalı."

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum, Märkische Oderzeitung'dan:

"Hrıstiyan Birlik Partileri içinde uyum konusunda ne geçerli? Almanya Başbakanı bu konuda bütün tarafları haklı çıkarmak istercesine açıklamalar yapıyor. Almanya'nın ihracat şampiyonu olması istenirken, yabancıların ülkeye gelmesine artık izin verilmemesi, ikisi birarada olmaz. Uyum konusunda sloganlarla ilerleme sağlanması mümkün değil."

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Hülya Topcu


Editör: Beklan Kulaksızoğlu