1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.03.2009 - Avrupa basınından özetler

Derleyen: Çelik Akpınar18 Mart 2009

Avrupa gazetelerinde bugün Papa 16. Benedikt’in Afrika gezisi öncesinde sarfettiği ve tartışmalara neden olan açıklamaları, küresel mali kriz ve Rusya’nın yeniden silahlanma eğilimine ilişkin yorumlar dikkat çekiyor.

https://p.dw.com/p/HElG
Fotoğraf: dpa

İtalyan La Repubblica gazetesi, Papa’nın sözlerine atıfta bulunarak tek bir sözcüğün konuya ilgiyi anında alevlendirebildiğini belirtiyor ve bu anahtar sözcüğün ‘prezervatif’ olduğunu vurguluyor:

“Papa bu sözleri rastgele sarfetmedi. Daha geziye çıkmadan önce AIDS hastalığı ve prezervatif kullanımına ilişkin kilisenin resmi görüşünde bir değişiklik olamayacağını perçinlemek istercesine gezinin amacını belirledi. Doğum kontrol yöntemlerini on yıllardan bu yana lanetleyen kilise, bu tutumunun altını bir kaz daha çizdi. Böylece kilise, Katolik misyoner grupları ile özel yardım kuruluşlarının AIDS’i prezervatif kullanma yöntemi ile önleme mücadelesinin tam tersini öneriyor.”

Fransız La Croix ise yine aynı konudaki yorumunda, daha Afrika kıtasına ayak basmadan yaptığı açıklamalarla Papa 16. Benedikt’in alaycı olma ya da önyargılı davranma suçlamalarına maruz kalmaktan çekinmediğine işaret ediyor.

“ Papa, AIDS sorununun prezervatif dağıtmakla çözülemeyeceğini söylüyor. İtiraf etmek gerekir ki, sorunun çözümünü sadece ve sadece prezervatifte görmek doğru olmayabilir. Buna karşılık Papa’nın ifade ettiği, ‘prezervatif kullanımı sorunu daha da kötüleştirir’ sözü tamamen tartışmaya açıktır. Papa, prezervatif kullanmanın, cinsel isteklerine hakim olma konusunda kendilerini yükümlü hissetmeyenlerin, kendilerini bu sorumluluktan kurtarma bahanesi olarak algılayacaklarını söylemek istiyor.”

Hollanda’nın Algemeen Dagblad adlı gazetesi küresel mali krize ilişkin yorumunda, bankacılık sistemlerinin gerçekten reformdan geçirilebilmesi için krizin daha uzun süre devam etmesi gerektiği görüşünü savunuyor:

“Amerika’dan dikkat çekici haberler geliyor. Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke, krizin hızlı bir biçimde sona ereceğini ilan etti. Bernanke, bunun işaretleri olduğunu söylüyor. Peki ama bu açıklamalar, ‘krizden sadece korktuğumuzla kalarak, yara almadan mı çıkacağız’ anlamına geliyor? Aslında bankacılık sistemlerinin ve denetleme mekanizmalarının gerçek reformlardan geçirilebilmesi için kriz yeteri kadar uzun sürmedi; acı da olsa bunu söylemek gerekir. Şimdiye kadar yapılanlar, özellikle kredi, finans ve ekonomik krizinin olumsuz sonuçlarıyla mücadele etmek oldu. Ne var ki asıl gerekli olan, rotanın temelden değiştirilmesidir.”

İspanya’da yayımlanan El Periodico gazetesinden seçtiğimiz yorum ise Rusya’nın yeniden büyük bir silahlanma sürecine girme eğilimiyle ilgili. Gazete, NATO’nun Rusya’nın komşusu ülkelere doğru genişleme politikalarına karşı Rusya Cumhurbaşkanı Dimitri Medvedev’in askeri alanda reform planlarını gündeme getirdiğini yazıyor. Yorumun devamı özetle şöyle:

“Sadece NATO’nun doğuya doğru genişleme politikaları değil, terör tehlikesi ve son Gürcistan anlaşmazlığı gibi bölgesel krizler de Medvedev’in silahlanma gerekçeleri arasında bulunuyor. Medvedev’in ekonomik kriz nedeniyle şah figürlerini dünya politikası sahnesinde yeniden konuşlandırması kimseyi şaşırtmıyor. Ancak Rusya Cumhurbaşkanı’nın, geçmişte Sovyetler Birliği’nin Batılı ülkelerle girdiği silahlanma yarışı gibi birşeye gönlü olmadığı da görülüyor.”