1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

14.10.2011 - Alman basınından özetler

14 Ekim 2011

Bugünkü Alman gazetelerinin ağırlıklı konuları İsrailli asker Gilad Şalit’in serbest kalmasını sağlayan İsrail ve Hamas arasındaki anlaşma, Berlin'de yanıcı madde paniği ve Alman ekonomisinin durumu.

https://p.dw.com/p/12ric

Münih merkezli Süddeutsche Zeitung, "Siyasi aritmetik" başlığını attığı yorumunda, Gilad Şalit’in serbest bırakılmasını, Arap ülkelerindeki reform ve protesto hareketlerine borçlu olduğunu savunuyor:

"Gilad Şalit serbest kalmasını ailesine, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’ya ve belki halkına da borçlu. Ancak Şalit'in serbest bırakılmasında rol oynayan bir faktör daha unutulmamalı: Arap ülkelerindeki isyanlar olmasaydı, Şalit Gazze’de Hamas’ın Gazze'deki cezaevindeki tutuklu kalmaya devam edecekti... Suriye’deki başkaldırılar da Şalit’in serbet kalmasına yardım etti. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad devrilirse, Şam’daki Hamas yöneticileri kendilerine yeni bir karargah aramak zorunda kalacaklar. Bu noktada Türkiye gündeme gelebilir, ancak Hamas’ın bakış açısına göre Mısır kendileri için daha iyi bir seçenek. Her iki ülkenin gündeme gelmesinin nedeni ise Kahire ve Ankara’nın müzakereler konusunda sergiledikleri çabalar. Ancak Hamas’ın etkili bir başarıya ihtiyacı vardı. Filistin’in bağımsız bir devlet olarak BM’ye tam üye olmak amacıyla yaptığı başvuruyu geciktirip engellemeye çalışması Hamas'a zarar verirken, El Fetih lideri Mahmut Abbas ulusal birlik için mücadele eden öncü lider olarak puan topladı, yıldızı parladı. Şimdi Hamas da Şalit’le Filistinli tutukluların değiş-tokuş edilmesini Filistin’in tamamı için bir zafer olarak kutluyor. Tüm insanî dramının yanı sıra Şalit olayının siyasi sonuçları da olacaktır.“

Bugünkü Alman gazetelerinde ele alınan bir başka önemli konu ise Berlin’de farklı tren istasyonlarına yerleştirilen yanıcı maddeler. Bu maddelerin bir kısmının infilak etmesi nedeniyle tren seferleri iptal edilirken gözler aşırı solcu gruplara çevrildi. Die Welt gazetesine göre, gelişmeler endişe verici:

"Birçok terör grubu eylemlerine maddi zarar vererek başladı. Aşırı solcu Alman Kızıl Ordu Fraksiyonu da (RAF) önce geceleri alışveriş merkezlerini ateşe vermişti. Böylece müşterilere zarar vermek istemiyordu. Kendi adalet anlayışlarına göre 'tüketim terörünü' durdurmak, ya da Berlin’deki saldırganların ifadelerine göre 'yavaşlatmayı’ amaçlıyorlardı. Bu işe yaramayınca, Kızıl Ordu Fraksiyonu şiddete yöneldi. Berlin’deki yanıcı maddeleri yerleştirenler de bencilce hareket edip Kızıl Ordu’nun yöneldiği benzer bir istikamete koştuklarının farkına zamanında varacaklar mı acaba?"

Bugünkü gazeteler Almanya’nın önde gelen ekonomik araştırma enstitülerinin açıkladığı sonbahar raporunu da ele alıyor. Tahminlere göre Alman ekonomisi 2012’de sadece yüzde 0.8 oranında büyüyecek. Bielefeld’den Westfalenblatt'a göre rapor, net ifadeler içermiyor:

"Alman ekonomisi 2012'de resesyonun kenarından geçecek, ancak bundan kimse şimdilik emin değil. Sonbahar tahmin raporu, her zevke uygun ifadeye yer veriyor. Ekonomi konusunda iyimser olanlar, rapordan ‚resesyon olasılık dışı, maaşlar artacak, ‚yeni iş alanlarının yaratılmasına devam edilecek' gibi ifadeleri aktarırken, karamsar olanlar da ‚yükselen enerji fiyatları' ve ‚enflasyon tehlikesinin büyümesi' gibi olumsuz görüşleri dile getiriyor. Bir ekonomik tahmin raporunun böylesine geniş bir kesime hitap etmesi nadir görülen bir durum. Burada verilen mesaj şu: Almanya’da konjonktürel kalkınma, çok ince bir çizgi üzerinde gelişiyor.“

Badische Neuste Nachrichten’in aynı konuyla ilgili yorumu ise şöyle:

"Beklendiği üzere bazı ülkelerin borç krizi, Alman ekonomisinin önümüzdeki yıl çok küçük bir oranda büyümesine yol açacak. Bu kez konjonktür uzmanları haklı olabilir. Ancak eğer tüketiciler karamsar ruh halinin kendilerine bulaşmasına izin verirlerse, işte o zaman bu durum ağır bir biçimde Noel dönemi alışverişlerini de etkileyebilir. Perakendecilerde, Euro krizinden ‚tüketim katili’nin doğacağı endişesi artıyor.“

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Hülya Köylü