1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

13.07.2009 - Avrupa basınından özetler

13 Temmuz 2009

Bugünkü Avrupa basınından seçtiğimiz yorumlarda birinci yılını dolduran Akdeniz Birliği projesi, ABD Başkanı Barack Obama’nın Afrika gezisinde verdiği mesajlar ve Çin yönetiminin Sincan politikası öne çıkan konular...

https://p.dw.com/p/ImLs

Lüksemburg’da yayımlanan Luxemburger Wort gazetesi, Akdeniz Birliği’nin kuruluş yıldönümünde Birlik’in uzun vadeli anlamına dikkat çekiyor:

“Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy 13 Temmuz 2008 tarihinde Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ile birlikte Akdeniz Birliği’ni hayata geçirdiğinde çıtayı bilinçli ve haklı olarak yüksek tutuyordu. Acil uluslararası sorunların çözümü, Akdeniz’e kıyısı bulunan ülkelerin barış, istikrar ve büyüme yolunda birlikte çalışmasına bağlı. Ortadoğu sorununun aşılmasında AB’nin etkisi olmadan, dünya barışındaki bu temel tehlike giderilemez. Giderek tırmanan kaçak göç sorunu ancak Akdeniz’e kuzey ve güneyde kıyısı bulunan ülkelerin işbirliğiyle, göç veren ve transit ülkelere perspektifler yaratılarak çözülebilir. Bu bağlamda Akdeniz’de bir serbest ticaret bölgesi oluşturulması büyük önem taşıyor. Enerji politikasında da yoğun işbirliğinin önü açılıyor. Akdeniz Birliği projesinin erişim alanı o kadar büyük ki, somut sonuçlara kısa vadede ulaşılması beklenemez. Orta vadede ise bu sonuçlar vazgeçilemeyecek önem taşıyor.”

İsviçre’de yayımlanan Basler Zeitung ise yorumunda Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşanan çatışmalarla ilgili Çin yönetiminin politikasını eleştiriyor:

“Çin makamlarının çatışmalarda yaşamını yitirenlerle ilgili istatistikleri açıklayana kadar neredeyse bir hafta geçti. Ancak pekçok Sincanlı resmi rakamlara inanmıyor ve ölü sayısının çok daha yüksek olduğu görüşünde. Hükümeti kendi politikalarının fiyaskosunu örtbas etmek için felaketin kapsamını gizlemekle suçluyorlar. İnsanları yatıştırabilmek için şeffaflık ve adil yargıya acil ihtiyaç var. Yetkililer ise yasaların ne pahasına olursa olsun uygulanacağını, hatta idamların söz konusu olabileceğini açıklıyor. Ülkede istikrarın sadece aşırı sertlikle sağlanabileceğine inanıyor. Bu şartlar altında bir sonraki patlama an meselesi.”

Norveç’in başkenti Oslo’da yayımlanan Aftenposten gazetesi ise ABD Başkanı Barack Obama’nın Gana’da Afrika’nın sorunlarıyla ilgili yaptığı konuşmayı değerlendiriyor yorumunda:

“Nahoş gerçekleri siyasi bir konuşmada dile getirmek hiç kolay değildir. Başkan Obama’nın haftasonunda Gana parlamentosu önünde yaptığı konuşma akıllardan kolay kolay çıkmayacak. Obama pekçok Afrika ülkesini kemiren yolsuzluklar ve kötü yönetimi sert dille eleştirdi. ABD Başkanı, bu konuşmasıyla büyük beklentiler uyandırdığını bilmeli. Aynı Mısır’ın başkenti Kahire’de yaptığı konuşmada İslam dünyasında uyandırdığı beklentiler gibi. Vizyonlar coşku yaratabilir. Ama arkasından somut sonuçlar gelmezse, beklentilerin hayalkırıklığı ve küskünlüğe dönüşme tehlikesi vardır."

Fransız La Croix gazetesi de Obama’nın Afrikalıları, kendi kaderleri ile ilgili sorumluluk üstlenmeye ve gerçek bir demokrasi oluşturmaya çağırmasının sevindirici olduğunu belirtiyor ve ekliyor:

“Ama dikkat. Gerçeklerin dile getirildiği bu söylem sonuçta zengin ülkelerin Afrika’ya yardımları azaltmasını meşru kılmak için kullanılırsa yazık olur. L'Aquila’daki Sekizler Grubu zirvesinde özellikle de açlıkla mücadele için ciddi yükümlülükler altına girildi. Yükümlülüklerin bu sefer yerine getirilmesi gerekir.”

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Köylü