1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 1301 Presseschau

Meltem Karagöz13 Ocak 2009

Bugünkü Alman gazetelerinde Rusya ve Ukrayna arasındaki doğalgaz krizi, Alman hükümetinin üzerinde anlaştığı yeni ekonomiyi teşvik paketi ve ABD’de sona erecek Başkan Bush dönemi başlıca yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/GX2c

Cottbus’da yayımlanan Lausitzer Rundschau gazetesi Ukrayna ve Rusya arasındaki doğalgaz krizinden hareketle AB-Rusya arasındaki ticari ilişkileri irdeliyor:

“Moskova’nın ticari ilişkiler konusundaki tutumu soru işaretleriyle dolu. Kremlin’in hükmettiği şirketlerin güvenilir ortaklar olamadığı ortada. Geçtiğimiz günlerde bunun en açık örneğini Rus Gazprom şirketiyle yaşadık. Gazprom müşteri memnuniyetinin üzerinde dururken prestijine önem vermiyor. Geçtiğimiz soğuk günlerden çıkarılacak asıl sonuç budur. AB ehlikeyif Rus yönetimine ve ona bağlı şirketlere olan bağımlılığı azaltacak adımları bir an önce atmalıdır. Yatırımlar Rusya’dan yeni doğalgaz tedariki için gerekli nakil hatları için değil, dünyanın geri kalanından temin edilecek sıvılaştırılmış gaz için yapılmalıdır.”

Almanya’da hükümet partileri ekonomiyi teşvik için yeni bir mali paket üzerinde anlaştı. Süddeutsche Zeitung gazetesinin 50 milyar euroluk yeni konjonktür paketiyle ilgili yorumu şöyle:

“Elindeki içkinin sonuncu olduğuna söz veren bir alkolik hakkında ne düşünülebilir? Ya da evlilikten sürekli kaçıp ancak bu sefer niyetinin ciddi olduğunu söyleyen birine ne demeli? Bu şekilde verilen sözlerin değeri nedir ve bunlara inanmalı mı? Yeni mali teşvik paketleriyle devlet bütçesine ilave yük getiren ancak anayasaya yeni borçlanmaları frenleme hatta yasaklamayı öngören maddeler eklenmesini isteyen siyasilerin çabaları üçkâğıtçılığı kapsıyor. Borçlanmanın en üst düzeyde olduğu bir dönemde en az borçlanma için söz veriliyor. Bu türden söylemler banka ve konjonktür için hazırlanan milyarlık paketlerden ileri gelen huzursuzluktandır.”

Nürnberger Nachrichten gazetesi de Almanya’nın yeni konjonktür paketini şöyle yorumluyor:

“Şayet Başbakan Merkel ilk başta “hayır” dediği yeni konjonktür paketine “evet, kesinlikle” diye bir yaklaşım sergiliyor, ya da devlet müdahalelerinde Sosyal Demokrat Parti Sol kanadından Andrea Nahles, Ekonomi Bakanı Glos’la aynı saflarda yer alıyor, aniden Hristiyan Birlik Partili serbest ekonomi savunucuları devlet kapitalizmini destekler hale geliyorsa o zaman bu durumu açıklayabilecek iki alternatif akla geliyor. Ya siyasiler 2009 seçim yılında en iyi konumda başlama yarışına giriştiler ya da kötü konjontürel gidişatın yol açtığı durumla mücadele onları o kadar yordu ki, ilk başta savundukları şeylerden vazgeçip, kümesine tilki girmiş sersem tavuklar gibi ne yapacaklarını şaşırmış duruma geldiler.”

Westdeutsche Zeitung gazetesi de aynı konuyu taşımış baş yorum sütununa:

“Yeni konjonktür paketinin kapsamı haricinde, genel seçimlerden sonra büyük bir vergi indirimi uygulamasından bahseden kişi ya gerçeği söylemiyor, ya da sınırları giderek genişleyen yeni devlet borçlarının uzun vadede enflasyona yol açarak, istihdam piyasasını olumsuz etkileyeceğini göze alıyor demektir. Yani sürekli bir krizden diğerine gireceğiz."

ABD’nin yeni Başkanı Barack Obama, 20 Ocak’ta şimdiki Başkan Bush’tan görevi devralarak iş başına gelecek. Halle’de yayımlanan Mitteldeutsche Zeitung gazetesinin yorumunda ABD’de sona yaklaşılan Bush dönemine değiniliyor:

“ABD, Başkan George Bush yönetimindeyken uluslararası güvenirlik konusunda büyük yara aldı. İç politik arenada da vaad ettiği “duyarlı muhafazakârlık” anlayışını ortaya koyamadı. Bush döneminde kısmen kendisinin neden olduğu hem ideolojik hem de sosyal bölünmeler artarken ekonomik bilanço felaket boyutuna ulaştı. Bush döneminde kısmen olumlu kabul edilebilecek tek adım eğitim reformudur. Ancak belki de Başkan Bush döneminin muhasebesine, ABD'nin son dört yıl içinde silkinip kış uykusundan uyanması da eklenmelidir. Bu bakış açısından yola çıkıldığında, Bush'un kalıcı siyasi mirası Obama'nın seçim zaferinin müsebbibidir denebilir.”