TÜR 1111 Presseschau 1

Frankfurter Algemeine Zeitung AB Komisyonu’nun gelecek yıla dair büyüme tahminlerini düşürmesini ele alıyor. Yorum şöyle:

“Bu tahminin kapsamı oldukça geniş: AB Komisyonu önümüzdeki yıl Yunanistan’ın kamu boçlarının gayri safî yurtiçi hasılanın yüzde 200’üne ulaşacağını, iki katına yükseleceğini tahmin ediyor. Böyle bir rakamı kimse tahayyül edemediği için, Yorgo Papandreu’nun Başbakanlıktan ayrılma kararının ardından Atina’da yeni bir Başbakan’ın bulunmasının neden bu kadar uzun sürdüğüne şaşmamak lazım. Lukas Papadimos’un, bütçenin denkleştirilmesi için ihtiyaç duyulan yüksek miktarın kendisini korkutmasına izin vermeyip, tam tersine geçiş dönemi hükümetini yönetmeyi onaylaması, onun devlet adamına yakışan tavrını ortaya koymuş oldu. Yunanistan’ın iflas etmesini önleyecek, halka güven verecek, ekonomiyi düzeltecek bir hükümet…Bu çok zor bir görev.”

Berlin’de yayımlanan Tagesspiegel ise Yunanistan ve İtalya’daki son gelişmeleri ele aldığı yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Avrupa bu hafta ileriye yönelik önemli adımlar attı. Örnek Avrupalılar Mario Monti ve Lukas Papadimos ile bugüne dek kanıtladıkları mali konulardaki uzmanlıkları ile İtalya ve Yunanistan’ı yönetmeliler. Avrupa’yı radikal değişimler ya da bölünmeler huzura kavuşturamaz. Tam tersine herkesi ikna edebilecek öncü aktörler, güvenilir stratejilerle bunu başarabilir: Roma, Atina, Brüksel, Strasbourg ve özellikle de Berlin’de.”

Frankfurter Rundschau gazetesinin yorumunda ise şu satırla göze çarpıyor;

“Yunanistan'da siyasî liderler çok kötü bir entrika çevirdiler. Özellikle de aylarca her türlü uzlaşmayı reddeden ve sonunda başarısızlığın "günah keçisi" olarak ortada kalacağının farkına varınca son dakikada yola gelen muhalefet lideri Antonis Samaras. Yunanistan’da şimdi tehlike, aslında ülkeyi resesyona sürükleyen radikal tasarruf politikasından başka alternatifi olmayan popülist güçlerin giderek güç kazanması. ”

Düsseldorf merkezli ekonomi gazetesi Handelsblatt ise bugünkü sayısında Avrupa Merkez Bankası’nin yaşanan krizdeki rolünü masaya yatırıyor:

“Avrupa'daki durum ve bununla birlikte hakikatler, son haftalarda dramatik biçimde değişti. İşte bu nedenle Avrupa Merkez Bankası’nın borç krizine karşı mücadeledeki rolünü yeniden gözden geçirmeli, buna kafa yormalıyız. Piyasaların İtalya konusunda tek bir yöne doğru akın etmesi nedeniyle kriz o kadar tırmandı ki, artık sadece Avrupa Merkez Bankası Euro Bölgesi’nin dağılmasını engelleyebilir. Merkez Bankası, özel yatırımcıların İtalyan devlet tahvillerini satın almama konusundaki direncini, ancak bu tahvilleri yoğun biçimde satın almak suretiyle kırabilir. Avrupa Merkez Bankası İtalyan devlet tahvillerini satın alan son kurum rolünü ya gönüllü mücadele ederek üstlenir ya da piyasalar tıpkı son günlerde olduğu gibi adım adım Avrupa Merkez Bankası’nı bunu yapmaya zorlar.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ayhan Şimşek