10.06.2009- Avrupa basınından özetler

Fransa’nın önde gelen gazetelerinden Liberation'daki yorum şöyle:

“Yaşanmakta olan ekonomik kriz Fransa, Almanya ve İspanya’da sola zafer getirmedi. Solun reçetesi, krize karşı hükümetin aldığı önlemlerin, yani bütçe açığı ile ekonominin canlandırılması, faizlerin düşürülmesi ve kamusal teşviklerin faturasını her zaman olduğu gibi sağa çıkarmaktı. Sosyal Demokratların tarihi programı hayata geçirildi, ancak şimdi daha fazlasını dile getiremiyorlar. Bu, Avrupa sosyalistlerinin yaşadığı esaslı krizin temel nedeni. Sadece daha reformist, daha radikal ve daha çevreci adımlarla sol bir rüzgar estirebilirler. Aynı zamanda ideolojik ilkelerini de yeniden yapılandırmaları şart elbette. Sosyalistleri ancak bunlar kurtarabilir.”

Seçimlerin ardından Avrupa Birliği’ni meşgul eden bir diğer konu da görev süresi sona eren AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso. İtalyan Corriere della Sera gazetesi, küresel krizle mücadeledeki performansı eleştirilen Barroso’nun ikinci kez göreve seçilmesinin zorlu geçeceğini söylüyor. Gazeteye göre, Barroso’nun seçilmesi her ne kadar kesin görünse de seçimin geciktirilebileceği de göz ardı edilmemeli.

Hollanda’nın De Volkskrant gazetesi de Barroso’ya yönelen eleştirilere dikkat çekiyor:

“AB Komisyonu Başkanı Barroso, büyük bir olasılıkla ikinci görev döneminde hayli zorlanacak. Barroso, hem mali krize karşı Komisyon yeterince mücadele etmediği gerekçesiyle eleştiriliyor hem de birçok AB lideri bu eleştirilerin gerekçesini yerinde buluyor. AB liderleri, Komisyon’un hükümetler tarafından hazırlanan kurtarma programlarına ters hareket etmesini istemiyordu. Bu nedenle rahatsızlıklar var. Öyle görünüyor ki; Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, AB liderler zirvesinde Barroso için desteğini açıklayacak, ancak Barroso’yu AB Komisyonu Başkanlığı için resmen önermeyecek… Ancak nihayetinde zaten onaylayacaksa, yeni Komisyon oluşuncaya kadar hayli zaman kaybedilmiş olacak.”

Basın özetlerimize Almanya’nın önemli ulusal gazetelerinden Süddeutsche Zeitung ile devam ediyoruz. Gazete, Almanya'da ana gündem maddesi olan, ekonomi devlerinden Arcandor'un iflas başvurusunda bulunmasını mercek altına alıyor:

“Arcandor’un çöküşü, Federal Almanya tarihindeki en büyük iflastır. Bu vatandaşlarla ekonomi liderleri arasındaki güven ilişkisinin, daha önce diğer büyük şirketlerin çöküşü sırasında yaşandığından daha kalıcı şekilde bozulmasına neden olacaktır. Arcandor’un çöküşünün nedeni sadece mali kriz ve hükümetin tutumu değil. Alışveriş devinin ölümü son yıllarda gözlenmeye zaten başlamıştı. Bunun başlıca nedeni ise patronların başarısızlığıydı. Devletten yalvarırcasına yardım istediler, ancak olmadı. Vergi mükelleflerinin koruması altına girme niyetinde olsalar da bundan çok az faydalanabildiler.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung da Arcandor’un iflasını değerlendiriyor. Gazeteye göre şirket için zaten yapılacak fazla bir şey yoktu:

“Devlet kredisi, demode bir alışveriş mağazası için sadece biraz zaman kazandırabilirdi, mağaza zincirlerinin sahibi Arcandor’un yeniden yapılanması ve internet üzerinden de hizmet sunabilmesini sağlayamayacaktı. Yardım umduğu iktidar ortağı Sosyal Demokratların Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ağır bir yenilgi almasının da etkisiyle hükümet istihdamı kurtarmak için bile harekete geçmedi. Sorumlu bir davranışla vergi gelirlerinin haklı gerekçelerle devlet güvencesi ya da kredisi olarak sunulmaması kesin olarak övgüye değer. Başlatılan iflas süreci Karstadt ve Quelle çalışanları açısından şok etkisi yarattı, ancak bunun anlamı işsizlik değil…

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Murat Çelikkafa