1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

07.07.2010 - Alman basınından özetler

7 Temmuz 2010

Alman gazetelerinde bugün İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Washington ziyareti, Almanya ve İspanya arasında oynanacak yarı final maçı ve Federal Yargıtay’ın embriyolarla ilgili aldığı bir karar geniş yer tutuyor.

https://p.dw.com/p/OCMm
Fotoğraf: AP

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Netanyahu ve Obama arasındaki yakınlaşmaya dikkat çekerek şu yoruma yer veriyor:

“İsrail Başbakanı Netanyahu, Washington'da bu kez geçen mart ayındaki ziyaretine göre çok daha dostane bir şekilde karşılandı. Amerikalı ve İsrailliler, üzerinde kara bulutlar gezen ilişkilerini yeniden normalleştirmek için çaba sarfediyor. İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki ablukayı büyük ölçüde gevşetme kararı da ilişkilerin normalleşme sürecine olumlu katkıda bulundu. Ayrıca Netanyahu, Washington'ın eylül ayı sonuna kadar yeni yerleşim birimleri inşaatlarının durdurulması yönündeki talebi de yerine getirecek. Peki ya sonra ne olacak? Netanyahu'nun sağcı koalisyon ortağı ve yeni yerleşim girişimcilerinin kapsamlı yeni inşaat planları var. Ve Filistinliler de inşaatlar durdurulmadan İsraillilerle doğrudan müzakere için masaya oturmayacağı tehdidinde bulunuyor. Amerika-İsrail yakınlaşması, küçük de olsa bir ümit ışığı doğmasına vesile olabilir.”

Almanya'nın önemli yayın organlarından Spiegel'in internet sitesinde de konuya ilişkin dikkat çekici bir yorum var. İsrail – ABD ilişkilerinin Mavi Marmara gemisine düzenlenen operasyonun ardından bozulduğunu dikkat çeken Spiegel-Online'de şu analizi okuyoruz:

“Daha kısa bir süre önce 35 yılın en kötü krizinden söz ediliyordu. Oysa İsrail Başbakanı Netanyahu şimdi aniden ABD Başkanı Obama'dan sıcak bir dostluk görüyor. Yeni yerleşim birimleri ve Gazze ablukası nedeniyle yaşanan küskünlük unutuldu bile. Bunun temel nedeni ise Obama'nın, sonbahardaki Kongre ara seçimleri öncesi Yahudi seçmenlerini ürkütmek istememesi…”

Almanya'da bugün büyük heyecan yaşanıyor. Futbolun birinci gündem maddesi olduğu ülkede İspanya ile oynanacak yarı final maçı için nefesler tutuldu. Oldenburg merkezli Nordwest Zeitung, Alman milli takımına ilişkin şu satırlara yer veriyor:

“Almanlar, bu Dünya Şampiyonası'nda kayda değer bir çifte rol üstleniyor. Oyuncular hem futbol büyücüsü hem de uyum sorumlusu oluverdiler. Gerek ortaya konulan oyun ve gerekse takımın kendisi, modern Almanya'nın bir yansıması. Milli takım antrenörü Joachim Löw'ün Dünya Şampiyonası için seçtiği 23 oyuncudan 11'i göçmen kökenli. Oyuncuların ailevi kökleri, Türkiye, Nijerya ya da Tunus'a kadar uzanıyor. Polonya, Brezilya ve Bosna doğumlu olanlar da var. Almanya'nın ‘uluslararası milli takımı' uyuma katkıda bulunduğu gibi, dünyada da bu konuda öncü rol oynuyor.”

Gazetelerde Alman Milli Takımı'nın kaptanı Michael Ballack'la ilgili spekülasyonlar da dikkat çekiyor. Nürnberger Zeitung, antrenör Löw'ün Ballack'ı sık sık eleştirdiğine dikkat çekerek Ballack'ın kaptanlıktan alınabileceği tahmininde bulunuyor. Sakatlığı sebebiye turnuvada forma giyemeyen Michael Ballack, takıma destek vermek amacıyla gittiği Güney Afrika'dan ani bir kararla dün ayrılmış, geçici kaptan Philipp Lahm ise kaptanlık pazubandını Dünya Şampiyonası'ndan sonra da taşımak istediğini söylemişti. Bu iki olay, Alman milli takımında genç nesille eski tüfekler arasında derin uçurumların oluştuğu yönünde birtakım spekülasyonlara yol açmıştı.

Almanya'nın bir diğer önemli gündem maddesi de Federal Yargıtay'ın embriyo aşılanması yönteminin Ebriyoyu Koruma Yasası'na aykırı olmadığına hükmetmesi. Süddeutsche Zeitung şu değerlendirmeye yer veriyor:

“Yapay olarak döllenmiş embriyo çalışmalarının ilerletilmesi ya da lanetlenmesi konusunda heyacana kapılmadan bir tartışma ortamı yaratmak için bir dizi gerekçe var. Berlinli bir jinekologun kişisel şikayette bulunması sayesinde ideolojik açıdan hayli hassas olan bu konuya en nihayet açıklık getirildi. Federal Yargıtay, tarafından alınan karar, bunun nasıl olacağını kesin bir şekilde ortaya koyuyor. Çocuk sahibi olmak isteyen, ancak genetik bozukluklar nedeniyle bu yönteme ihtiyacı olan bir çift söz konusu olduğunda… Embriyoyu Koruma Yasası'nın kabul edilmesinden 20 yıl sonra bile yasa yapıcılar, konuya el atmaya cesaret edememişti. Ancak Federal Yargıtay, hukuksal güvenceyi sağladı. Bu, iyi bir yaşam adına verilen yerinde bir karar."

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Murat Çelikkafa