1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

06.04.2004 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Murat Çelikkafa6 Nisan 2004
https://p.dw.com/p/Abv7

Irak’ta Şiiler ile işgal güçleri arasıda artan çatışmalar dünya basınında da geniş bir şeklide yankı buluyor. Hemen hemen tüm yorumlarda vurgulanan ortak nokta, son şiddet olaylarıyla birlikte ABD’nin Irak politikasında başarısız olduğu gerçeğinin gözler önüne serildiği. Basın özetlerimizin birinci bölümünde Irak ile ilgili yorumlar var...

Önce Alman basınından bazı alıntılar. Başkent Berlin’de yayımlanan ”Die Welt” gazetesinde yer alan yorumda, Irak’ta bir dönüm noktasına gelindiğini belirtiliyor:

”Irak, bir iç savaş ya da işgal güçlerine karşı koordineli bir gerilla savaşına doğru sürüklenirse, hem Irak istikbali hem de uluslararası topluluğun, ülkede barış ve demokrasinin tesisi yolundaki savaşı yitirilmiş olur.”

"Frankfurter Allgemeine Zeitung" ise Irak’ta gelinen noktanın aslında çok da sürpriz olmadığını vurguladığı yorumunda, Bush yönetiminin egemenliği bir an önce yerli halka devretmesinin, gerek Sünniler'le Şiiler, gerekse bu gruplarla işgal güçleri arasında yeni ve daha şiddetli çatışmaları beraberinde getireceği uyarısında bulunuyor ve ekliyor:

”Bu tehlikeyi sezen iki Amerikalı senatör, 30 Haziran olarak planlanan Irak’ta yönetimin devrine ilişkin tarihin ertelenmesi için önerge verdi. Ancak böyle bir erteleme, yeniden seçilmek isteyen Başkan Bush için Irak’ta durumun kontrolden çıktığının bir itirafı anlamına da gelir. Tabii, şu anda sükunet içinde anayasa süreci için öngörülen prosedürü uygulamaya çalışan Iraklılar’ın da cesaretlerini kırar. Peki, bu durumdan cesaret alacak radikalleri kim durduracak?"

Münih’de yayımlanan ”Abendzeitung” ise Washington’un evdeki hesabının çarşıya uymadığını ve Irak konusunda önemli bazı hatalar yapıldığını savunduğu yorumunda devamla şu görüşleri dile getiriyor:

”Irak konusunda ABD’nin izlediği dış politika başarısız olmuştur. Saddam’ın dev heykelini devirmek, onun yandaşlarını hapse atmak ve bazı halk gruplarını yok saymak, demokrasinin tesisi için tek başına yeterli olamaz. Kendilerini dışlanmış hisseden Şiiler, şimdi intikam almaya çalışıyor. Hal böyleyken, egemenliği devri konusunda Amerikan yönetiminin, daha önceden belirlenen takvimde ısrar etmesi gülünç bir durum. Ülkedeki kaos dikkate alındığında bunun adı egemenliğin devri değil, olsa olsa sorumluluktan kaçmak olur.”

Şimdi diğer Avrupa ülkelerinin basınında yer alan yorumlara göz atıyoruz. Irak’taki olaylar, çeşitli Avrupa ülkelerinde yayımlanan gazetelerin de başlıca yorum konusunu oluşturuyor. Sol-liberal eğilimli İngiliz gazetesi ”The Guardian” Irak’taki durumun tüm Ortadoğu’yu yakından ilgilendirdiğini belirtiyor ve BM’in duruma müdahele etmesi gerektiğini savunuyor:

”Diğer ülkeler de Irak’ta sorumluluk üstlenmeli. Durumun giderek daha da kötüye gitmesi, ABD’nin umutlarını BM’e bağlamasına neden oluyor. Ancak her ne hikmetse, hepimiz Irak konusunun ABD’nin bir meselesi olduğunu kanıksamış durumdayız. Bu nedenle de başka alternatifler üzerinde tartışmaya dahi gerek duymuyoruz.”

Irak konsuna İsviçre gazeteleri de geniş bir şekilde yer veriyor. Cenevre’de çıkan ”Tages-Anzeiger”, Bush yönetiminin Irak’ta bir felaketle karşı karşıya kaldığı saptamasında bulunuyor:

”Irak’ın Şii nüfusunun ağırlıkta olduğu kentlerde son yaşanan olaylar, Bush hükümeti için tam bir siyasi felakete dönüşmek üzere. Ancak şimdi Bush yönetimi şu sorunun da yanıtını aramak zorunda: Neden Irak konusunda bu kadar vahim yanlışlar yapıldı ve neden hayalperest davranıldı?”

İtalyan ”La Repubblica” gazetesi, Irak’taki gelişmelerle ilgili olarak ”Eğer bu savaş değilse, o zaman savaşın başka nasıl bir tanımı yapılabilir?” diye soruyor. Yine başkent Roma’da çıkan ”Il Messaggero” ise işgal kuvvetlerinin biran önce ülkeyi terketmesi gerektiğini savunuyor:

”Seçimler ne kadar erken yapılır ve işgal kuvvetleri ülkeyi ne kadar çabuk terkederese, bu Irak’ın bir o kadar çıkarına olacaktır. Amerikalı sivil yönetici Paul Bremer, bunu herkesten daha iyi biliyor olsa gerek"

Bush’un içine düştüğü zor durumu ”içinden çıkılması zor” olarak nitelendiren Fransız gazetesi ”Liberation” şu görüşleri savunuyor:

”Bush, Fransa ve Rusya’nın talep ettiği gibi Irak’ta sorumluluğu BM’e vermeye yanaşmıyor. Çünkü bu başarısızlığın açık bir itirafı olur. Diğer yandansa Irak adeta bir yangın yerini andırıyor ve ateş ülkenin her yerini sarmak üzere”

Rus ”Kommersant” gazetesi ise konuya farklı bir açıdan yaklaşıyor ve Amerikalılar’ın Irak’ta bir İslami devrim ile karşı karşı kalabileceğini savunuyor:

”Irak’ta savaşın ikinci bölümü başladı. Bu kez Amerika’nın karşısında Saddam ve komedyenler takımından çok daha tehlikeli bir güç var. Ve Amerika için bir kâbus gerçeğe dönüşmek üzere. Irak’ta ikinci bir Vietnam Savaşı’nın yanısıra İslami devrim tehlikesi de belirmiş durumda.”

Irak'la ilgili basın turumuzda son olarak Amerika’dan bir yoruma yer veriyoruz. ”Washington Post” gazetesi, Irak’ta Şiiler’in artan direnişiyle durumun daha da kötüye gittiğini ve Şii lider El Sadr’ın, çok tehlikeli ve güçlü bir konumda olduğunu vurguluyor ve ekliyor:

”Pazar günü koalisyon güçlerine karşı saldırı emrini veren El Sadr, ABD’nin acı ama mutlaka gerekli olan Irak’taki mücadelesini belk de daha kararlı bir şekilde devam ettirmesine neden olacak.”