1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

05.01.2009 - Alman basınından özetler

Derleyen: Elmas Topçu 5 Ocak 2009

İsrail'in Gazze Şeridi'ne kara harekâtı başlatması bugünkü Alman gazetelerinde öne çıkan yorum konusu.

https://p.dw.com/p/GOeB
Fotoğraf: AP

Frankfurter Rundschau gazetesi, İsrail'in müdahalesinden sonra bölgede durumun ne olacağı sorusuna yanıt arıyor:

"Silahlar sustuktan sonra ne olacak? Bir Türk- Arap askeri barış gücünün bölgede görev yapması alternatif olabilir, ama şimdiye kadar ne Ankara hükümeti ne de Arap ülkelerinden herhangi biri bu çözüm yönünde çaba harcamadı. Avrupa Birliği'nde de durum aynı. Birlik Ortadoğu konusunda çekimser davranıyor. Hamas'ın dışlanması politikası başarısız oldu. Bu politika, tarafları içinden çıkması zor bir yola, Filistinlileri de insani bir felakete sürükledi."

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi İsrail'in Gazze harekâtını genişletmesinin krizi tırmandıracağı ve ateşkesin de artık uzak bir ihtimal olduğu yorumunu yapıyor:

"İsrail, Hamas'ın roket saldırılarını nihai bir şekilde durdurmak için kara harekâtının gerekli olduğuna inanıyor. Havadan yapılan bombardımanın Hamas'ın saldırı gücünü tamamen kıramayacağı ve siviller arasında can kaybına yol açtığı düşüncesi kara harekâtında karar kılınmasına yol açmış olmalı. Başbakan Olmert'in dediği gibi kara harekâtının kaçınılmaz olduğu, tartışma götürür. Sivillerin ölmesini propaganda malzemesi yapan ve dünya kamuoyunun büyük bölümünde sempati toplayan Hamas, İsrail birliklerini kanlı bir savaşa çekmeye çalışacaktır. Ateşkesin ön şartı roket saldırılarının ve silah kaçakçılığının durmasıdır. Ancak İsrail'in sınır kapılarını açıp Gazze Şeridi'ndeki ablukayı kaldırması da en az o kadar gereklidir. Bütün bunların gerçekleşme şansının en aza indiğini ve barışın hayal olarak kaldığını görüyoruz."

Süddeutsche Zeitung gazetesi Mısır'ın, İsrail-Filistin çatışmasındaki sorumluluğuna işaret ediyor:

"İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, düşman toprağına tank ve askerle girmenin zafer gösterileriyle çıkmaktan kolay olduğunu bilen tecrübeli bir emekli general. İsrail Hamas'a ne amaçla savaş açtı ve ne elde edebilir, sorusu önem kazanıyor. Gazze Şeridi'ne komşu olan Mısır bölgede patlayan her bombayla sıcak çatışmaya biraz daha yaklaşıyor. Kahire yönetimi üzerindeki Filistinliler'e yardım etme baskısı artıyor. İsrail ile imzaladığı barış anlaşmasına uyan Mısır, silah yardımı yapamaz. Geriye diplomatik ve insani yardım kalıyor. Savaşta insani yardım sembolik önemle sınırlı kalır. Mısır diplomatik kozlarını da bitirdi. Kahire'nin arabuluculuğuyla varılan İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes bozuldu. Mısır'ın, Filistinliler arasındaki husumeti ortadan kaldırma girişimi de sonuçsuz kaldı. Gazze Şeridi'nin sorumluluğuna Mısır'ın ortak edilmesi İsrail'in işine gelir. Mübarek böyle bir formülü ret edemez. Şimdilik Filistinli kadın ve çocukların öldüğü savaş Mısır'a da ağır bir bedel ödetebilir."

Berlin'de yayımlanan Tageszeitung gazetesi ise, İsrail'in kara harekâtı ile Filistin'de radikalleşmenin artacağını savunuyor.

"Gazze Şeridi'ndeki bu savaş gelecek kuşak Filistinlileri de aşırı derecede radikalleştirecek. Böyle giderse Hamas, El Kaide'nin yerini alabilir. Avrupa ülkeleri ve ABD izledikleri politikayı tamamen değiştirmek zorunda kalabilirler. Gerçek olan tek şey, bu savaşın enkazı altında büyüyecek nefretin dünyanın nefesini tutmasına neden olacağı”

Berliner Zeitung'daki yorumdaysa İsrail'in kara harekâtının şimdiye kadar sürdürülen diplomatik çabalardan daha hızlı geliştiğine gönderme yapılıyor. Yorumda şu satırları okuyoruz.

"İsrail Hamas'a, sonunda zafer kazanan taraf oymuş gibi durmasın diye kalıcı darbeler vurmaya çalışıyor. Sonuç umduğu gibi olur mu bilinmez. Aralarında İsraillilerin de bulunduğu uzmanlar, Hamas'ın askeri açıdan oldukça zayıflamasına karşılık bu savaşı siyasi açıdan atlatacağından yola çıkıyorlar. Oysa İsrail'in güneyinde güvenliğin sağlanması Hamas'ın desteği olmaksızın mümkün değil. Mısır sınırındaki uluslararası güç bunu sağlayamaz. Filistin lideri Mahmud Abbas ya da El Fetih de, Güney İsrail'de güvenlik konusunda herhangi bir adım atamaz. Abbas ve El Fetih, bir buçuk senedir bölgeye ayağını bile basmadı. Gazze'de bir barış gücünün konuşlandırılması planıysa şimdiye kadar sadece kâğıt üstünde kaldı."