03.08.2006 - Alman basınından özetler...
3 Ağustos 2006Lübnan krizi Alman basınında çeşitli boyutlarıyla tartışılmaya devam ediyor. Bir yandan bölgede görev alması gündeme gelen uluslararası barış gücüne ilişkin fikirler açıklanırken diğer taraftan uluslararası toplumun mesele karşısında çaresiz kalması eleştiriliyor.
Die Zeit gazetesi, Lübnan’a gönderilmesi tartışılan uluslarası barış gücünün özelliklerini değerlendiriyor:
„Lübnan’daki savaşın haklılık kazanmasının tek şartı var: Çatışmaların Hizbullah’ı caydırması, İran’ı daha gerçekçi siyaset izlemeye yönlendirmesi gerekiyor. Uluslarası barış gücünün bölgeye mevzilendirilmesi ancak bu aşamanın ardından gündeme gelebilir. Barış gücünün başarısı, iki önemli nitelikle donatılmasına bağlı. Uluslararası güç, vurucu güce sahip olmalı. Böylece ilgili her taraftan gereken saygıyı görmesi sağlanacak. Diğer yandan barış gücünü meydana getiren ülkeler arasına mutlaka Araplar da dahil edilmeli. Bu düzenleme de yeni sömürgeci ithamlarının saf dışı edilmesini mümkün kılacak. Sınırda tekrar huzura ulaşıldıktan sonra İsrail ve Filistin’e düşen ise tekrar masaya oturmaktır.“
Main-Echo gazetesi, Lübnan krizi karşısında Avrupa Birliği’nin ortak tutum geliştirememesini eleştiriyor. Gazetenin yorumu özetle şöyle:
„Brüksel’den verilen mesaj açık: Durumun bir şekilde düzelmesini bekliyoruz. Elimiz kolumuz bağlı. Birleşmiş Milletler’in çözüm geliştirmesini umuyoruz. Avrupa hala kendi içindeki karşılıklı kamplaşmayı saklamaya, kararlılık sergilemeye çalışıyor. Bir tarafta Fransa, İsveç ve dönem başkanı Finlandiya’nın başını çektiği grup var. Bu grup Lübnan’ın güneyinde saldırılarına devam eden İsrail’in sert şekilde kınanmasını savunuyor. Almanya ve İngiltere’nin önderlik ettiği diğer grup ise İsrail’i kınarken daha ılımlı bir çizgi izlenmesi gerektiği görüşünde.“
Handelsblatt gazetesi Lübnan krizinin Alman iç siyasetine yansımasına yer veriyor. Bölgeye asker gönderme tartışmalarına değinen Handelsblatt gazetesi, Almanya’nın bölgeye asker göndermesinin bir zorunluluk olduğuna dikkat çekiyor:
„Lübnan’a uluslararası barış gücü yerleştirilmesi ihtimali güçlendikçe Almanya’daki tartışma da yoğunlaşıyor. Ancak bu girişime Almanya’nın dahil olmamasını savunanların gerekçe üstüne gerekçe sıralamaları Almanya’nın bu görevden kaçınmasını sağlayamaz. İsrail, Lübnan’da neden olduğu manzaralardan ötürü bugünlerde dünyada az sayıda dosta sahip. Bu noktada herdaim İsrail’in yanında olan Almanya’nın varlığı önem taşıyor. Almanya’yı ciddi bir sorumluluk bekliyor.“