1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

03.02.2006 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Yeşim Kasap3 Şubat 2006
https://p.dw.com/p/Abna

Alman basını, bugün İslam alemini mercek altına alıyor. Bir tarafta, Hz. Muhammed karikatürü yüzünden ayağa kalkan İslam dünyası, diğer tarafta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne havale edilmesi gündemde olan İran’a ilişkin haber ve yorumlar gazete sayfalarına taşınmış.

Hz. Muhammed karikatürleri yüzünden yaşanan kriz konusunda, Financial Times Deutschland gazetesi, “Batı prensiplerine bağlı kalmalı“ diyor:

“Liberal demokrasilerde tartışılmaz olan prensip söz konusu: Fikir ve ifade özürlüğü! Batı, bu prensibini soğukkanlı bir biçimde İslam alemine anlatmalı. Fikir ve ifade özgürlüğü konusunda verilecek her tavizin ağır bir bedeli olur. Zira İslam dünyasının savurduğu tehditlerin altında sadece rencide edilmiş dini duygular yatmıyor; sanıyorlar ki her alan ve her yerde İslam dünyasının kuralları geçerli. Oysa liberal demokrasilerde işler böyle yürümüyor: Liberal demokrasilerde, bizzat devletin koruması altında, özgür tartışma zeminleri mevcut. Ve bu tartışma platformlarında farklı görüşlerin çarpışması istenilen bir durum!“

Berlin merkezli Tageszeitung gazetesinde ise şu satırlar dikkat çekiyor:

“Danimarka birden bire kendini İslam aleminin düşmanı konumunda buluverdi. Kopenhag’ın bugüne dek alttan altta yürüttüğü yabancı düşmanı politikası aniden son buldu böylece. Son gelişmeler, Danimarka’nın Irak’ta savaştığını hatırlattı! İlginç bir duruma da dikkat çekmek gerek: İslam alemi sokaklara dökülürken, Filstin’deki Hamas’tan pek tepki gelmedi. Elbette bunun nedeni, Hamas’ın şu sıralar Avrupa Birliği ile arasını bozmak istememesi.“

Ve Alman basının geniş yer ayırdığı bir başka konu da İran’ın nükleer programı yüzünden BM Güvenlik Konseyi’ne havale edilmesi ihtimali. Süddeutsche Zeitung gazetesinde konuya ilişkin olarak şu değerlendirme yapılıyor:

“Batı bastırıyor, İran inat ediyor. Ama İran’ın tehditleri de ciddiye alınmalı. Tahran, Güvenlik Konseyi’ne rapor sunulması durmunda bile, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile ilişkisini keseceğini söylüyor. Eğer İran bunu yaparsa, kimse oradaki nükleer tesislerde neler üretildiğini denetleyemez! Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Yönetim Kurulu’nda, tarafsız olan Üçüncü Dünya ülkeleri, acil fren yapmaya çalışıyor. Ancak Enerji Kurumu’nun başkanı El Baradey’in de artık sabrı tükendi!“

Almanya’nın yerel gazetelerinden Schwaebische Zeitung ise İran’la ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Tahran yönetimine bir ay süre tanındı. Ancak Tahran bu ültimatomdan pek etkilenmiş gibi görünmüyor. Peki ne olacak? Diplomasi kartına mı sarılacaklar? Silah ambargoso mu uygulanacak yoksa ekonomik yaptırımlara mı gidilecek? Bu maceranın sonunu kimse kestiremiyor, ancak aşağı yukarı herkes, bu maceranın savaşla sonuçlanmaması gerektiğin biliyor! Zira olası bir İran savaşı, Irak savaşından farklı olmaz! Ve Irak acı bir tecrübeydi. Neyse ki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki veto güçleri bu konuda hem fikir!“