1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

01.06.2006 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu1 Haziran 2006
https://p.dw.com/p/AbmG

Amerikan askerlerinin Irak’ın Hadisa kasabasında 24 sivili katlettiği yönündeki haberler tüm dünyada olduğu gibi Almanya’da da büyük yankı uyandırdı. Bugünkü Alman basınında katliam skandalı ve ABD’nin Irak ve Afganistan’daki durumu ile ilgili yorumlar geniş yer alıyor. Nürnberger Zeitung gazetesinin konuya ilişkin yorumu şöyle:

“Hadisa’da görev başında olanlar, ABD’nin büyük gurur duyduğu elit güçlerden askerlerdi. Hadisa olayı hemen, Vietnam’daki My Lai köyü anısını canlandırdı. 16 Mart 1968’de Vietnam savaşı sırasında köyde yaşayan çoğu kadın, çocuk ve yaşlı 400 ila 500 sivil Amerikan birlikleri tarafından katledilmişti. Olay o dönem büyük yankı uyandırmış, ABD’deki savaş bıkkınlığının güçlenmesine katkıda bulunmuştu. Amerikan yönetimi şimdi Hadisa olayı nedeniyle aynı tepkinin doğmasından endişe ediyor. İşte bu nedenle kanlı olayın tüm yönleriyle aydınlatılacağını açıkladı.”

Rostock’ta yayımlanan Ostsee gazetesi, bu olayın, ABD’nin Irak’taki durumunu daha da güçleştireceği yorumunda bulunuyor:

“Amerikan ordusunda kontrolden çıkan bir kesim, Irak’taki Amerikan varlığının üstünde durabildiği geriye kalan zeminin de kaymasına neden oluyor. ABD, ‘kurtarıcı’ ünvanını hızla kaybetti. Bu son olayın ardından Amerikan işgalinin son savunucuları da Amerika’yı artık düşman olarak görmeye başlamış olsa gerek. Genç Amerikan askerlerinin işlediği Hadisa’daki cinayetler, yabancı bir ülkedeki istenmeyen bir ordunun artık üstündeki yükü taşıyamadığını açıkça ortaya koyuyor. Savaş stresinden beyni dönen askerler, çaresiz generaller ve elinde plan bulunmayan bir siyasi yönetim.”

Berliner Zeitung ise yorumuna Afganistan’ı da dahil ederek ABD’nin stratejisinin çıkmaza girdiği görüşünü savunuyor:

“ABD’nin uygulamada kaybettiği Irak savaşı ve aynı şekilde başarı şansı olmayan Afganistan muharebesi, Amerikan stratejisinin başından beri yanlış olduğunun kanıtı. Bush yönetimi hammadde ve nüfüz alanlarını güvenceye alma amaçlı neosömürgeci güç politikasını, uluslararası terörle mücadele adı altında süslemeye çalıştı. Bu Amerikan politikasının trajik yönü, savaş ilan ettiği tarafa sürekli yeni taraftarlar kazandırması. Çünkü nefret edilesi, emperyalist, Müslümanlar’ın kimliğini yok etmeyi hedefleyen Amerikalılar tablosu sürekli kendini doğruluyor. Hadisa’daki gibi aşırı olaylar ise El Kaide’ye inanan gruplar için bir vitamin aşısı işlevi görüyor.”

Hamm’da yayımlanan Westfaelische Anzeiger’in yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

“İnkar ve örtbas etmenin vahim bileşimiyle Başkan Bush’un etrafındaki stratejistler, Amerikan askerinin hergün karşılaşmak zorunda olduğu acı gerçeği saklamaya çalışıyor: Irak kaybedildi ve Afganistan’ı kazanmak mümkün değil. Özellikle de gerçek bir stratejiye sahip olmamanın eksikliğin sayıca üstünlüğüne dayanarak kapatabileceğini sanan kibirli bir askeri güç olduğu sürece.

Dresdner Neueste Nachrichten gazetesinin yorumu ise şöyle:

"Irak’ta her gün 30 ila 50 kişi ölüyor. Amerikan ordusu, Hadisa’da 24 sivilin öldürülmesini ’üzücü, ama savaş ortamında kaçınılmaz’ bir durum olarak görmeye meyilli olabilir. Ama zalim bir diktatörü devirip kendisi sivillere karşı şiddet uygulayan bir işgal gücü kendisine ‘kurtarıcı’ payesi de biçemez.”