1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

01.04.2009 - Alman basınından özetler

Murat Çelikkafa1 Nisan 2009

1 Nisan 2009 tarihli Alman basınından İngiltere'nin başkenti Londra'da yarın başlayacak 20'ler Grubu zirvesi, Almanya'da Opel'deki kriz ve İsrail'de kurulan yeni hükümetle ilgili yorumları seçtik.

https://p.dw.com/p/HO2q
Fotoğraf: AP / CC_Marcin n_nc

İngiltere'nin başkenti Londra'da yapılacak G20 zirvesi kapsamında ABD-Rusya ilişkilerini ele alan “Süddeutsche Zeitung” gazetesinden bir alıntıyla başlıyoruz:

"Rusya için Obama'nın gerçekçi politikası, Bush'un 'mesihvârî' politikalarına göre daha kolay hazmedilebilir nitelikte. Otoriter, bazen saldırgan ve ne zaman ne yapacağı belli olmayan çizgisiyle Rusya, ABD'nin arzu ettiği bir ortak değil aslında. Ancak aynı ABD de Rusya için arzu ettiği ortak değil. Bu iki asimetrik gücün ortak çıkarları olsa da birbirlerine karşı derin bir güvensizlik ve dışlama eğilimi de görülüyor. İki ülke arasındaki ilişkilerin iyi düzeyde seyretmesi, dünyayı daha güvenli hale getirebilir."

İflasın eşiğindeki Amerikan otomotiv devi General Motors (GM) bünyesinde yer alan Opel'deki kötü gidişat, bugün de Alman gazetelerinin en çok değindikleri konuların başında geliyor. Dün Federal Almanya Başbakanı Angela Merkel, hem yetkililerden bilgi almak hem de çalışanlara moral vermek üzere, Opel'in Rüsselsheim'daki ana üretim tesislerini ziyaret etti. Köln'de yayımlanan “Express” gazetesinin konuyla ilgili yorumunda şu satırları okuyoruz:

"Sadece biraz ümit vermek... Başbakan Angela Merkel'in Opel çalışanları için yanında getirdiği tek hediye buydu. Rüsselsheim tesislerinde arz-ı endam etmesi, seçim kampanyası çerçevesinde yapılan ve çok iyi hazırlanmış bir gösteriden başka bir şey değildi. Tıpkı Federal Dışişleri Bakanı ve Sosyal Demokrat Parti'nin Başbakan adayı Frank-Walter Steinmeier'in birkaç hafta önce yaptığı ziyaret gibi. Ama Merkel, en azından 'devletin hiçbir zaman çok iyi bir müteşebbis olmadığını' söyleyebilecek kadar dürüst davrandı. Bu doğru! Nihayetinde Opel'in geleceği, Berlin'deki Başbakanlık binasında değil, ABD'de GM merkezinde ve Başkan Barack Obama tarafından belirlenecek. Orada bir rota belirlenmediği sürece, Opel'in Almanya'daki geleceği de belirsizliğini koruyacaktır."

Basın turumuzda sırada İsrail'de yeni kurulan koalisyon hükümetine dair yorum var. Başkent Berlin'de çıkan “Tagesspiegel” gazetesinin yorum sütununda şu ifadeler yer alıyor:

"Yeni İsrail hükümeti dış ve güvenlik politikalarındaki önceliklerini, önceki hükümetlere göre daha farklı belirliyor. Her şeyi reddeden tutumuyla ünlü milliyetçi-muhafazakâr Netenyahu'nun Başbakan, 'vahşi milliyetçi' Lieberman'ın Dışişleri Bakanı olduğu bu hükümetin zararlarını göğüslemek Filistinlilere düşecek. Ortadoğu sorununu özünü oluşturan İsrail-Filistin anlaşmazlığı, on yıllardan sonra ilk kez siyasi öncelikler listesindeki ilk sırasını yitirmiş olacak. Onun yerine Netanyahu ve Lieberman -belki de haklı olarak- İran'ın nükleer silahlanmasını İsrail devletinin varlığına yönelik en büyük tehdit olarak görüyor. Bu nedenle de önceliği bu büyük tehlikenin savuşturulmasına verecekler.