Çin'de ekonomi hızlı, mevzuat yavaş

Çin yasaları, hızlı ekonomik gelişmeye uyum gösteremiyor. Yabancı yatırımcılar özellikle patent hakları açısından büyük sıkıntılar yaşıyor. Almanya Adalet Bakanlığı müsteşarlarından Hansjörg Geiger, Çin’de fikri mülkiyet haklarının uygulamada korunmadan yoksun olduğunu belirtiyor. Geiger, „Çin, son yıllarda ticari hukuk ve telif hakları alanında yeni düzenlemeler öngören çok sayıda uluslararası anlaşmayı imzaladı. Ancak yasaların uygulamasında hala sıkıntılar yaşanıyor“ diyor.

Almanya destek veriyor

Çin, hukuk sistemini modernleştirme sürecinde 1999 yılından bu yana Almanya’dan da destek alıyor. Çinli savcılar, hakimler ve noterler, Berlin’de eğitimden geçiriliyor. Çin Halk Cumhuriyeti’nin Almanya büyükelçisi Ma Canrong (okunuşu: Ma Tsanrong), Çin’in hukuk sistemini çağdaşlaştırma faaliyetlerini yoğunlaştırdığını söylüyor. Ma, „Açıklık politikasını sürdürmekte kararlıyız. Yatırımların ve ticaretin önünü açmak için dış ticaret mevzuatımızdaki mevcut pürüzleri gidermeye devam edeceğiz. Fikri mülkiyet haklarının korunmasına büyük önem veriyoruz“ diye konuşuyor.

Mevzuat değişimi yavaş yürüyor

Yabancı yatırımcılar, Çin mevzuatındeki değişikliklerin yavaş yürüdüğünü, teknoloji hırsızlığının firmaların her yıl milyarlarca zarara uğramasına neden olduğuna dikkat çekiyor. Alman ekonomisinin Asya-Pasifik Komisyonu Başkanlığını da yürüten, Siemens Yönetim Kurulu Başkanı Heinrich von Pierer, teknik alanda kaydedilen gelişmenin, Çin yönetimini farklı davranmaya yönlendireceğine işaret ediyor. Pierer,

„Artık teknik birikim sahibi çok sayıda Çinli firma var. Bu yüzden Çinli yetkililerin de patent mevzuatı konusunda hassasiyet göstermesi son derece doğal“ diye konuşuyor.

Dünyanın dört bir yanından yabancı yatırımcıyı ülkeye çeken Çin Halk Cumhuriyeti, geçen yıl yurtdışında 3 milyar 600 milyon dolarlık yatırım yaptı. Çin’in dış ticaret fazlasının önümüzdeki yıl 100 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Şangay’daki Çin Avrupa Uluslararası İşletme Yüksekokulu’nun dekanı Rolf Cremer, Batılı ülkelerin Çin’in yükselen ekonomik gücü karşısında paniğe sürüklenmesine gerek olmadığını belirtiyor. Cremer, „Çin’in ihracatının yüzde 60’ını ithal mallar oluşturuyor. Dolayısıyla Çin’in ‚milli ihracatı’ diyebileceğimiz oran yüzde 20 ila 30 arasında. Aslında Çin’in ihraç ettiği işgücüdür“ diyor.

İleri teknoloji ürünleri revaçta

Alman ekonomisinin Asya-Pasifik Komisyonu Başkanı Heinrich von Pierer, Çin’de ücretlerin yükseldiğine, alım gücü yüksek geniş bir kesimin oluştuğuna dikkat çekiyor. Pierer, “Çin yalnızca basit ve ucuz imalat yapabileceğiniz bir ülke olmaktan çıktı. Bugün talep, katma değeri yüksek, ileri teknoloji ürünlerine… Çin pazarında ancak bu özelliği dikkate alanlar başarılı olabilecek“ şeklinde konuşuyor.